검색어: serilmiş (터키어 - 영어)

ve serilmiş yaygılar.
and carpets outspread.

serilmiş halılar vardır.
and carpets outspread.

serilmiş, yumuşak tüylü halılar vardır.
and carpets outspread.

omurgası 1909'da serilmiş, hizmete 1911'de girmiştir.
her keel was laid down in 1909 and she was commissioned in 1911.

o kavmi orada, içi boş hurma kütükleri gibi serilmiş görürsün.
you could see the people tossed around, as though they were stumps of hollow palm-trees.

topluluğu orada yerlere serilmiş görürsün. İçleri boşaltılmış hurma kütükleri gibidirler.
you could see the people tossed around, as though they were stumps of hollow palm-trees.

yahut, açlık gününde, yakını olan bir öksüzü, yahut toprağa serilmiş bir yoksulu doyurmaktır.
an orphan near of kin,

1 serili Çubuk
1-series bar