검색어: isteğini yerine getirmek (터키어 - 프랑스어)

컴퓨터 번역

인적 번역의 예문에서 번역 방법 학습 시도.

Turkish

French

정보

Turkish

isteğini yerine getirmek

French

 

부터: 기계 번역
더 나은 번역 제안
품질:

인적 기여

전문 번역가, 번역 회사, 웹 페이지 및 자유롭게 사용할 수 있는 번역 저장소 등을 활용합니다.

번역 추가

터키어

프랑스어

정보

터키어

Çünkü kendi isteğimi değil, beni gönderenin isteğini yerine getirmek için gökten indim.

프랑스어

car je suis descendu du ciel pour faire, non ma volonté, mais la volonté de celui qui m`a envoyé.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

Çünkü tanrının isteğini yerine getirmek ve vaat edilene kavuşmak için dayanma gücüne ihtiyacınız vardır.

프랑스어

car vous avez besoin de persévérance, afin qu`après avoir accompli la volonté de dieu, vous obteniez ce qui vous est promis.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

İsa, ‹‹benim yemeğim, beni gönderenin isteğini yerine getirmek ve onun işini tamamlamaktır›› dedi.

프랑스어

jésus leur dit: ma nourriture est de faire la volonté de celui qui m`a envoyé, et d`accomplir son oeuvre.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

kralın isteğini yerine getirmek güçtür. İnsanlar arasında yaşamayan ilahlardan başka krala bunu açıklayabilecek kimse yoktur.››

프랑스어

ce que le roi demande est difficile; il n`y a personne qui puisse le dire au roi, excepté les dieux, dont la demeure n`est pas parmi les hommes.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

tanrıyı sevmek onun buyruklarını yerine getirmek demektir. onun buyrukları da ağır değildir.

프랑스어

car l`amour de dieu consiste a garder ses commandements. et ses commandements ne sont pas pénibles,

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

İsteklerini yerine getirdi tanrı.

프랑스어

ils mangèrent et se rassasièrent abondamment: dieu leur donna ce qu`ils avaient désiré.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

‹‹eğer bir kimse tanrının isteğini yerine getirmek istiyorsa, bu öğretinin tanrıdan mı olduğunu, yoksa kendiliğimden mi konuştuğumu bilecektir.

프랑스어

si quelqu`un veut faire sa volonté, il connaîtra si ma doctrine est de dieu, ou si je parle de mon chef.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

dünya da dünyasal tutkular da geçer, ama tanrının isteğini yerine getiren sonsuza dek yaşar.

프랑스어

et le monde passe, et sa convoitise aussi; mais celui qui fait la volonté de dieu demeure éternellement.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

kral adamlarına, ‹‹esterin isteğini yerine getirmek için hamanı hemen çağırın›› dedi. böylece kralla haman esterin verdiği şölene gittiler.

프랑스어

et le roi dit: allez tout de suite chercher haman, comme le désire esther. le roi se rendit avec haman au festin qu`avait préparé esther.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

o senin içindeki istekleri yerine getirecektir.

프랑스어

fais de l`Éternel tes délices, et il te donnera ce que ton coeur désire.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

musanın yasa kitabında yazılı olan her şeyi korumak ve yerine getirmek için çok güçlü olun. yazılanlardan sağa sola sapmayın.

프랑스어

appliquez-vous avec force à observer et à mettre en pratique tout ce qui est écrit dans le livre de la loi de moïse, sans vous en détourner ni à droite ni à gauche.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

melekler ve ruh (cebrail) o gece rab'lerinin izniyle tüm buyrukları yerine getirmek için inerler.

프랑스어

durant celle-ci descendent les anges ainsi que l'esprit, par permission de leur seigneur pour tout ordre.

마지막 업데이트: 2014-07-03
사용 빈도: 1
품질:

터키어

o gün saulun görevlilerinden edomlu doek adındaki baş çoban rabbin önünde dinsel görevini yerine getirmek üzere orada bulunuyordu.

프랑스어

là, ce même jour, un homme d`entre les serviteurs de saül se trouvait enfermé devant l`Éternel; c`était un Édomite, nommé doëg, chef des bergers de saül.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

kral halkı dinlemedi. Çünkü Şilolu ahiya aracılığıyla nevat oğlu yarovama verdiği sözü yerine getirmek için rab bu olayı düzenlemişti.

프랑스어

ainsi le roi n`écouta point le peuple; car cela fut dirigé par l`Éternel, en vue de l`accomplissement de la parole que l`Éternel avait dite par achija de silo à jéroboam, fils de nebath.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

bu önceliğin bir diğer boyutu, teknoloji transferine ve yeni ürünleri pazar yerine getirmek için doğru altyapı ile hizmetlerin oluşturulmasına odaklanmaktadır.

프랑스어

conséquence de cette crise majeure, de nombreuses régions du pays sont loin d’avoir atteint le niveau économique qu’elles doivent atteindre, et la croissance des pme est faible.

마지막 업데이트: 2014-02-06
사용 빈도: 1
품질:

터키어

danıșmanlar genellikle profesyonel faaliyetlerini kendi ülkelerinden yürütmeye devamederler ve brüksel’e sadece vekillik görevlerini yerine getirmek üzere giderler.

프랑스어

les conseillers continuent généralement d’exercer leur activité professionnelle dansleur pays d’origine et ne se rendent à bruxelles que pour exercer leur mandat.

마지막 업데이트: 2014-02-06
사용 빈도: 1
품질:

터키어

ama allah, olması kararlaştırılan işi yerine getirmek istiyordu. ta ki, ölen beyyine üzerine ölsün, yaşayan da beyyine üzerine yaşasın.

프랑스어

mais il fallait qu'allah accomplît un ordre qui devait être exécuté, pour que, sur preuve, pérît celui qui (devait) périr, et vécût, sur preuve, celui qui (devait) vivre.

마지막 업데이트: 2014-07-03
사용 빈도: 1
품질:

터키어

• en önemlisi de, uuim bazı uluslararası yükümlülükleri yerine getirmek için kurulmuş olsa bile, ulusal ihtiyaçlara yanıt vermezse rolünü başarıyla gerçekleştirmiş olmaz.

프랑스어

• et, surtout, même si l’ond a été mis en place pour répondre à des obligations internationales, il ne peut pas remplir sa fonction s’il ne répond pas à des besoins nationaux.

마지막 업데이트: 2014-02-06
사용 빈도: 1
품질:

터키어

yine diyorsunuz ki, ‹sunak üzerine ant içenin andı sayılmaz, ama sunaktaki adağın üzerine ant içen, andını yerine getirmek zorundadır.›

프랑스어

si quelqu`un, dites-vous encore, jure par l`autel, ce n`est rien; mais, si quelqu`un jure par l`offrande qui est sur l`autel, il est engagé.

마지막 업데이트: 2012-05-05
사용 빈도: 1
품질:

터키어

allah, olacak bir işi yerine getirmek için (savaş alanında) karşılaştığınız zaman onları sizin gözlerinizde az gösteriyor, sizi de onların gözlerinde azaltıyordu.

프랑스어

et aussi, au moment de la rencontre, il vous les montrait peu nombreux à vos yeux, de même qu'il vous faisant paraître à leurs yeux peu nombreux afin qu'allah parachève un ordre qui devait être exécuté.

마지막 업데이트: 2014-07-03
사용 빈도: 1
품질:

인적 기여로
7,790,486,673 더 나은 번역을 얻을 수 있습니다

사용자가 도움을 필요로 합니다:



당사는 사용자 경험을 향상시키기 위해 쿠키를 사용합니다. 귀하께서 본 사이트를 계속 방문하시는 것은 당사의 쿠키 사용에 동의하시는 것으로 간주됩니다. 자세히 보기. 확인