Je was op zoek naar: garbage;garbage (Engels - Turks)

garbage
garbage

garbage byte
işe yaramaz bayt

garbage truck
Çöp kamyonu

this is garbage.
bu çöp.

piece of garbage
amina soktum

take the garbage out.
Çöpü dışarıya götür.

garbage collection interval
çöp toplama aralığı

put the garbage outside.
Çöpü dışarı koyun.

garbage block color:
atık bloğun rengi

don't dump garbage here.
buraya çöp atmayın.

domestic waste / garbage:
evsel atık / Çöp:

tom threw out the garbage.
tom çöpü dışarı attı.

where is the garbage area?
Çöp alanı nerede?

don't throw garbage away here.
buraya çöp atmayın.

i saw there was money in garbage.
Çöpte para olduğunu gördüm.

it's your turn to take out the garbage.
Çöpü çıkarma sırası sende.

most end up on the waste site as garbage bags.
bunların çoğu da çöp poşeti olarak çöplüklere gidiyor.

i saw a man yesterday eating from a garbage can.
dün çöp tenekesinden yemek yiyen bir adam gördüm.

i've seen girls be treated like garbage cans.
Çöp kutusu gibi kullanılmış kızlar gördüm.

"garbage cans, garbage, bottles, rocks, and bricks were hurled at the building, breaking the windows.
"binaya çöp tenekeleri, çöpler, şişeler, taşlar ve tuğlalar fırlatıldı, pencereler kırıldı.