Je was op zoek naar: have you always been this crazy (Engels - Turks)

where have you been this week?
bu hafta neredeydin?

you always fail.
her zaman başarısız oluyorsun.

have you been away?
uzakta mıydın?

you always laugh
gÜlmek sana (ok yakisiyora

you always cheat.
her zaman aldatıyorsun.

are you always busy?
her zaman meşgul müsün?

that is how they have always been deceived.
böylece onlar dünyada da aldatılıp haktan döndürülüyorlardı.

how did you come up with this crazy idea?
bu çılgın fikir nereden aklına geldi?

i'll love you always.
seni her zaman seveceğim.

tom has always been alone.
tom her zaman yalnızdı.

i've always been that way.
hep böyle oldum.

he's always been kind to me.
o, her zaman bana karşı naziktir.

my lord has always been kind to me.
[25,63; 28,55; 60,4; 9,113-114; 14,41]

i've always been proud of tom.
her zaman tom'la gurur duydum.

the human being has always been stingy.
doğrusu insan çok cimridir.

and what have you always wanted to ask someone from the other side?
Öteki taraftan birine hep sorabilmiş olmayı istediğin şey neydi?

"sarajevo musicians have always been the best in the former yugoslavia!
belgradlı öğrenci vladimir sreckoviç zülfikarpasiç'in konseriyle ilgili olarak setimes'a şunları söyledi: "saraybosnalı müzisyenler eski yugoslavya'da her zaman en iyi olmuşlardır!

"we have always been against ethnic and regional nationalism," he says.
erdoğan, "biz her zaman etnik ve bölgesel milliyetçiliğe karşı olduk.

but then finally, one of the researchers threw out this crazy idea.
ama sonunda araştırmacılardan biri ortaya çılgınça bir fikir attı.

he said, "always. i've always been a fireman."
"hep öyleydim." diye yanıtladı.