Je was op zoek naar: i am fed up with waiting (Engels - Turks)

i am fed up with it.
ben ondan bıktım.

i am fed up with your nonsense.
saçmalıklarından bıktım.

i am fed up with talking to her.
ben onunla konuşmaktan bıktım.

i'm fed up with her.
ondan bıktım.

i'm fed up with it!
ondan bıktım!

i'm fed up with english.
İngilizceden bıktım!

i'm fed up with her complaints.
onun şikayetlerinden bıktım.

i grew up with tom.
tom'la birlikte büyüdüm.

i'm fed up with this wet weather.
bu yağışlı havadan usandım.

i broke up with her.
ben ondan ayrıldım.

i am
i am

i'm fed up with always backing you up.
sürekli seni desteklemekten bıktım.

i am full.
doydum.

they were all fed up with the noise.
onların hepsi gürültüden bıktılar.

i am happy
ben iyiyim ve mutluyum

i am afraid.
korkuyorum.

peter was fed up with childish girls.
peter çocuksu kızlardan bıkmıştı.

"i am disappointed.
maliye bakanı sebastian vladescu, "hayal kırıklığına uğradım.

many are fed up with their present careers.
Çoğu şu anki kariyerinden bıkmış.

and the one who said to his parents, “uff – i am fed up with both of you! what!
ana ve babasına: "Öf size! siz bana öldükten sonra tekrar dirilip kabrimden çıkarılacağımı mı vaad ediyorsunuz?