Je was op zoek naar: i will eat you (Engels - Turks)

i eat you
oh seni ben

i will eat soon
birazdan yemek yiyeceğim

i'll eat you.
seni ben

i will eat the meat.
ben eti yiyeceğim.

i will eat the orange.
portakalı yiyeceğim.

we will eat
bugun

you will eat.
yemek yiyeceksin.

you will eat me
bana yemek

i will eat supper at seven.
akşam yemeğini saat yedide yiyeceğim.

will eat of the tree of zaqqum,
"zakkum ağacından yiyeceksiniz."

i will eat your moms ass up and stick 6 dildos up her ass
babanı becereceğim.

don\'t try to catch the sharks as they will eat you up.
size kız için platformlar aktive olacaktır.

it will eat up that which they have made.
onların yaptıklarını yutsun.

which no one will eat except the sinners.
"bunu da, hata edenlerden başkası yemez."

ye verily will eat of a tree called zaqqum
"zakkum ağacından yiyeceksiniz."

it looks like tom will eat the whole thing.
tom her şeyi yiyecek gibi görünüyor.

"you verily will eat of the trees of zaqqum.
"zakkum ağacından yiyeceksiniz."

for you therein is much fruit from which you will eat.
" orada sizin için bol bol meyveler vardır, onlardan yersiniz" denilir.

herein you will have abundant fruits of which you will eat.”
" orada sizin için bol bol meyveler vardır, onlardan yersiniz" denilir.

wherefore, if meat make my brother to offend, i will eat no flesh while the world standeth, lest i make my brother to offend.
bu nedenle, yediğim şey kardeşimin sendeleyip düşmesine yol açacaksa, kardeşimin düşmemesi için bir daha et yemeyeceğim.