Je was op zoek naar: interactivity (Engels - Turks)

interactivity
etkileşimli

favor interactivity
etkileşimi destekle

interactivity with forms
formlar aracılığıyla etkileşim

batch job (no interactivity)
toplu görevler (etkileşim yok) status of an item

interactivity was another thing.
İnteraktiflik başka bir şeydi.

now, the result of that is that you can't have real interactivity.
sonuç olarak da gerçek etkileşim sağlanamıyor.

interactivity is the crucial difference between role-playing games and traditional fiction.
etkileşim, rol yapma oyunları ve geleneksel kurgu arasındaki kritik farktır.

all content will be developed through comprehensive media interactivity with students, using only social networks.
bütün içerik, sadece sosyal ağlar kullanılarak, öğrencilerle kapsamlı bir medya etkileşimi yoluyla geliştirilecek.

i think that there is effectively a new kind of model of interactivity that's starting to emerge online right now.
yeni tür etkileşim modelinin etkili olduğunu düşünüyorum ...şimdilerde online oluşmaya başlıyor.

but the interactivity allows the audience to shape what you're going to do as much as you shape their experience of the world.
ama etkileşim dinleyicilerin deneyimlerini şekillendirdiğiniz ölçüde sizin yaptığınız şeyleri de onların şekillendirmesini sağlar.

the degree of interactivity you're going to get is totally different, i think, from what you're getting right now.
İleride oyunlardan alacağınız interaktifliğin derecesi bugüne kıyasla çok daha farklı olacak bence.

quicktime is an extensible multimedia framework developed by apple inc., capable of handling various formats of digital video, picture, sound, panoramic images, and interactivity.
quicktime çeşitli biçimlerdeki sayısal görüntü, ses, yazı, animasyon, müzik, resim dosyalarını işleyen, apple computer tarafından geliştirilen bir çoklu ortam teknolojisidir.

in my own case, i'm an artist, and i'm really interested in expanding the vocabulary of human action, and basically empowering people through interactivity.
bana gelince, ben bir sanatçıyım, beşeri eylemin sözcük dağarcığını genişletmek ve etkileşim yoluyla temelde insanları güçlendirmek niyetindeyim.

but nothing really says this model of interactivity -- which was so exciting and captures the real, the web zeitgeist of 1995 -- than "click here for a picture of my dog."
ama hiçbirşey doğru söylenmiyor ...bu etkileşimin modelidir, çok heyecan vericiydi ve gerçeğe yakındı, ...1995'in zeitgeist web türüdür "köpeğimin resmini görmek şçin burayı tıklayın."