Je was op zoek naar: it is 4 in the morning (Engels - Turks)

it is four in the morning."
saat sabahın dördüdür."

4 am in the morning.
saat sabahın dördü.

in the morning
sabah

it was 10 in the morning.
bu, sabah 10'da yaşanmıştı.

i'll do it in the morning.
onu sabah yapacağım.

it rained heavily in the morning.
sabahleyin şiddetli yağmur yağdı.

i left in the morning.
sabahleyin ayrıldım.

el kheir in the morning
sabah el kheir

he got up in the morning.
o, sabah kalktı.

i need them in the morning."
sabaha lazım olacak."

you pass by them in the morning
sabah akşam, onların yerleri üzerinden geçersiniz. akletmez misiniz?

get up early in the morning.
sabah erken kalk.

it's eight o'clock in the morning.
sabah 08:00.

peace! it is till the break of the morning.
artık o gece bir esenliktir gider...tâ tan ağarana kadar...

birds sing early in the morning.
kuşlar sabah erken öterler.

we'll talk again in the morning.
sabahleyin tekrar konuşacağız.

an explosion struck them in the morning.
bir sabah o korkunç ses bastırıverdi onları!

i like walking, especially in the morning.
Özellikle sabahları yürümeyi severim.

tom always drinks coffee in the morning.
tom her zaman sabah kahve içer.

let's leave early in the morning, ok?
sabah erken çıkalım, tamam mı?