Je was op zoek naar: lessons for language arts (Engels - Turks)

replacements and exceptions for language:
dil için değiştirme ve istisnalar:

the lessons for us are three-fold.
Çıkaracağımız üç aşamalı bir ders var.

romanian lessons for macedonian justice reform
makedon yargı reformu için romanya dersleri

lee took classical piano lessons for nine years.
lee, toplam dokuz yıl piyano dersi almıştır.

surely in that are lessons for those who read signs.
bunda, inceleyip araştıranlar için dersler vardır.

after supper, he studies his lessons for three hours.
yemekten sonra, üç saat boyunca, o derslerini çalışır.

hrw report: milosevic case provided lessons for war crimes trials
hrw raporu: miloseviç davası savaş suçları davalarına ders oldu

meg has a facility for languages.
meg'in diller için bir yeteneği var.

in this is a lesson for whoever fears.
bu da rabbini sayacak kimselere bir ibret oldu.

i was creating a lesson for students on africa.
afrika'daki çocuklar için bir ders hazırlıyordum.

in the cattle, too, is a lesson for you.
davarlarda da sizin için elbette bir ibret vardır! onların karınlarındakilerden size içiriyoruz.

lo! herein is indeed a lesson for him who feareth.
bu da rabbini sayacak kimselere bir ibret oldu.

this is a lesson for those who worship (god).
bu kur'ân’da da elbette allah’a ibadet eden kimseler için bir mesaj vardır. [7,128; 40, 51; 24,55]