Je was op zoek naar: outer diamater of the rotor core (Engels - Turks)

outer surface of the bottle and cap is contaminated
Şişe ve kapak dış yüzeylerinin kirli olması

ring the ring is the outer wall of the sintering crucible.
halka halka, sinterleme potasının dış yüzeyidir.

outer surface of the box, package insert and tube is contaminated
kutu,prospektüs, tüp dış yüzeylerinin kirli olması

pandora was thought to be an outer shepherd satellite of the f ring.
pandora, f-halkasındaki bir dış çoban uydu olarak düşünülmekteydi.

===outer ear===the outer ear is the most external portion of the ear.
burayı orta kulağa bağlayan kanal ikinci kısmı yapar ve dış kulak yolu adını alır.

they know an outer aspect of the worldly life, but they are heedless of the hereafter.
bildikleri, sadece dünya hayatının dış görünüşüdür; ama âhiretten habersiz, gafildirler.

the constants below are always available as part of the php core.
installation

and a man came running from the outer part of the city; he said, “o moosa!
derken, şehrin öte başından bir adam koşarak geldi ve dedi ki:“ne yapıyorsun mûsa?

and the nest maintenance workers just take all the toothpicks to the outer edge of the nest mound and leave them there.
ve bakımcı karıncalar hemen bütün kürdanları alırlar... ...onları yuva tepeciğinin dıştaki ağzına bırakırlar.

the liquid outer core moves in the presence of the magnetic field and eddies are set up into the same due to the coriolis effect.
sıvı halindeki dış kabul hareket eder ve bir manyetik alanla karşılaştığı zaman, coriolis efektine nedeniyle anaforlar yaratır.

each of the outer planets is encircled by planetary rings of dust and other small objects.
ayrıca dış gezegenlerin her birinin toz ve diğer parçacıklardan oluşan halkaları vardır.

autism forms the core of the autism spectrum disorders.
otizm, otistik spektrum bozukluklarının çekirdeğini oluşturur.

it combines the arm architecture of the arm926tej core subsystem with a texas instruments tms320c55x digital signal processor.
bu işlemci bir arm mimarisisidir, bünyesinde bir arm926tej ana bileşeni ve tms320c55x sinyal işleyicisi barındırır.

cham form the core of the muslim communities in both cambodia and vietnam.
kamboçya ve vietnam'daki müslüman toplulukların çekirdeğini oluşturmaktadırlar.

as the rcf value is calculatated as the product of the rotor radius and the rpm value, manufacturers can reach the requested rcf values with different combinations of radius and rpm.
rcf değeri, rotor yarı çapı ve rpm değeri ürünü olarak hesaplandığından üreticiler, yarıçap ve rpm'nin farklı kombinasyonlarına sahip istenilen rcf değerlerine ulaşabilir.

* "the rate of convergence of the core of an economy", 1975, "jmathe".
* "the rate of convergence of the core of an economy", 1975, "journal of mathematical economics".

both realized the idea had never been done before, and it subsequently became the core of the film.
İkisi de daha önce biç denenmemiş bu fikrin filmin çekirdeği olmasına karar verdiler.

"i am interested in the core delivery of the games," rogge said.
rogge "oyunların çekirdek teslimiyle ilgileniyorum," dedi.

authorities have stressed that the core of the militant group has been destroyed, but indicate more arrests could follow.
yetkililer terör örgütünün çekirdeğinin yok edildiğini vurgulamakla birlikte, bunları başka tutuklamaların izleyeceğini belirttiler.

and in the back are foam-core cutouts of the people who couldn't make it to the show.
ve arkada gösteriye gelemeyen insanlarin süngerden kesilmiş maketleri vardı.