Je was op zoek naar: squeezed (Engels - Turks)

squeezed text
sıkıştırılmış metin

i squeezed his hand.
onun elini sıktı.

tom squeezed his eyes shut.
tom gözlerini kapalı kıstı.

tom squeezed mary's hand.
tom mary'nin elini sıktı.

she squeezed a lemon for tea.
o, çay için bir limon sıktı.

she squeezed the juice from many oranges.
birçok portakaldan su sıktı.

i squeezed the juice out of the oranges.
portakalların suyunu sıktım.

the passengers were squeezed into a pile of scraps and old car bodies.
yolcular hurdaların ve eski araba kaportalarının arasına sıkışmış durumdaydı.

impurities squeezed between pinion and rotary gear of the rotary motor;
pinyon ve döner motorun döner dişlisi arasına yabancı madde sıkışmış;

after the main cables are squeezed in a circle, the cable bands are installed to main cable.
ana kablolar bir daireye sıkıştırıldıktan sonra kablo kelepçeleri ana kabloya kurulmaktadır.

the height the track can be raised is limited to the amount of ballast than can be squeezed into the void under the sleeper.
hattın kaldırılabileceği yükseklik, boşluğun traversi altına sıkıştırılabileceği balast miktarı ile sınırlıdır.

now of course, your head would be squeezed and stretched unhelpfully, so you might have trouble understanding what's going on.
Şimdi tabii ki, kafanız rahatsız edici şekilde sıkışmış ve gergin olacak, böylece neler olup bittiğini anlamakta güçlük çekebilirsiniz.

rising prices, muted wages growth and swinging austerity measures have squeezed disposable incomes across europe. [reuters]
yükselen fiyatlar, maş zamlarının durdurulması ve sert tasarruf tedbirleri avrupa genelinde safi gelirleri düşürdü. [reuters]

at early times, those hundred billion galaxies were squeezed into a region about this big -- literally -- at early times.
erken dönemlerde, bu 100 milyar galaksi şu kadarcık bir alana sığıyorlardı -- mecazi anlamda değil, gerçekten.

over 120,000 fans squeezed into maksimir stadium on august 9th and 10th to see one of the biggest rock 'n' roll groups in modern history.
modern tarihin en büyük rock gruplarından birini görmek için, 9 ve 10 ağustos tarihlerinde 120 binden fazla u2 hayranı maksimir stadyumu'nu doldurdu.

as the talks with investors have dragged on, many banks have sold their holdings to hedge funds in london and new york, who are more resistant to accepting losses than banks that can be squeezed by eu governments.
yatırımcılarla yapılan görüşmeler sürerken, pek çok banka varlıklarını, ab hükümetleri tarafından sıkıştırılabilen bankalardan ziyade, kayıpları kabul etmeye daha dirençli olan londra ve new york'taki koruma fonlarına sattı.

"a month after i arrived, one of the captors squeezed my stomach and killed my unborn child, because i was spending too much time on prenatal care, rather than the clients."
"geldikten 1 ay sonra beni rehin tutanlardan biri, anne çocuk sağlığı merkezinde çok fazla vakit geçirip müşterilerle yeterince ilgilenmiyorum diye karnıma bastırarak doğmamış bebeğimi öldürdü."

" (1986–1988)*"jackie mason: brand new" (1990–1991)*"jackie mason: politically incorrect" (1994–1995)*"love thy neighbor" (1996–1997)*"much ado about everything" (1999–2000)*"jackie mason: prune danish" (2002–2003)*"jackie mason: freshly squeezed" (2005–2006)*"jackie mason: the ultimate jew" (2008)*"jackie mason: fearless" (2012)===writings===* jackie mason and raoul lionel felder.
" (1986–1988)*"jackie mason: brand new" (1990–1991)*"jackie mason: politically incorrect" (1994–1995)*"love thy neighbor" (1996–1997)*"much ado about everything" (1999–2000)*"jackie mason: prune danish" (2002–2003)*"jackie mason: freshly squeezed" (2005–2006)*"jackie mason: the ultimate jew" (2008)