Je was op zoek naar: fausse (Frans - Turks)

fausse
boş

fausse couche
düşük

ta réponse est fausse.
cevabın yanlış.

fausse erreur & #160;! qwebpage
ayrıştırma hatası:% 1qwebpage

une fausse extension a été trouvée
hatalı uzantı bulundu

compte cette carte comme fausse et affiche la suivante
bu kartı yanlış sayar ve bir sonrakini gösterir

fausse entrée indiquant les changements dans l'arborescence des actions
bir eylemin ağaç gerecindeki değişiklikleri göstermek için bir sahte girdi

votre réponse était fausse. @title: group quiz settings
yanlış yanıt.

la langue fausse hait ceux qu`elle écrase, et la bouche flatteuse prépare la ruine.
yaltaklanan ağızdan yıkım gelir.

la balance fausse est en horreur à l`Éternel, mais le poids juste lui est agréable.
hilesiz tartıdansa hoşnut kalır.

a première vue, on est tenté de dire que le 5d est un 20d bodybuildé, mais cette impression est fausse.
eos 5d modeli ilk bakışta eos 20d modelinin geliştirilmişi gibi görülüyor ancak bu yanıltıcı.

ceux qui ne sont pas rompus aux techniques des serveurs web et leur distribution de la charge de travail, se font parfois une fausse idée de ces connexions persistantes.
Özellikle, aynı sql bağlantısı üzerinde 'kullanıcı oturumları' açmazlar, transaction 'ları daha etkili bir şekilde yapmanızı sağlamazlar ve başka pek çok şeyi gerçekleştirmezler.

et les disputes de la fausse science dont font profession quelques-uns, qui se sont ainsi détournés de la foi. que la grâce soit avec vous!
kimileri bu sözde bilgiye sahip olduklarını ileri sürerek imandan saptılar. tanrı'nın lütfu sizlerle birlikte olsun.

s`ils se sont corrompus, à lui n`est point la faute; la honte est à ses enfants, race fausse et perverse.
bu onların utancıdır.

les juges feront avec soin des recherches. le témoin est-il un faux témoin, a-t-il fait contre son frère une fausse déposition,
yargıçlar sorunu iyice araştıracaklar. eğer tanığın kardeşine karşı yalancı tanıklık yaptığı ortaya çıkarsa,

1.sauf dérogations prévues par la constitution, sont incompatibles avec lemarché intérieur, dans la mesure où elles affectent les échanges entre États membres, lesaides accordées par les États membres ou au moyen de ressources d’État sous quelqueforme que ce soit qui faussent ou qui menacent de fausser la concurrence en favorisantcertaines entreprises ou certaines productions.
1.madde iii-45, doğrudan yatırım (gayrimenkul de dahil olmak üzere) yapılmasını, mali hizmetler sağlanmasınıveya menkul kıymetlerin sermaye pazarlarına girmesini içeren, üçüncü ülkelere veya üçüncü ülkelerden sermayenin dolaşımıile ilgili ulusalyasa veya birlik yasasıdahilindeki 31 aralık 1993 tarihinde mevcut kısıtlamaların üçüncü ülkelere uygulanmasına halel getirmez.