Je was op zoek naar: tribunal (Frans - Turks)

tribunal
mahkeme

tribunal de première instance
asliye hukuk mahkemesi

et il les renvoya du tribunal.
sonra gallio onları mahkemeden kovdu.

extrait des minutes du greffe du tribunal
extract of the minutes of court office

les sympathisants de pınar selek manifestent contre le verdict du tribunal.
pınar selek destekçileri taşıdıkları pankartla beraat kararı istediler.

le statut peut prévoir que le tribunal est assisté d’avocats généraux.
tüzük, yüksek mahkeme’ye kanun sözcülerinin yardımcı olacaklarını belirtebilir.

ce tribunal peut infliger des amendes, mais la sanction ne constitue pas son objectif principal.
bununla beraber, bir bütün olarak doğu avrupa bu toplamın yalnızca küçük bir oranını teşkil etmekte olup, bu durum bazı ülkelerde hizmetlerin kapsamının genişletilmesine yönelik bir ihtiyaç olduğunu ortaya koymaktadır.

le nombre des juges du tribunal de grande instance est fixé par le statut de la cour dejustice.
yüksek mahkeme yargıçlarının sayısı, adalet divanı tüzüğü ile belirlenir.

le tribunal de grande instance adopte son règlement de procédure en accord avec la cour de justice européenne.
yüksek mahkeme, avrupa adalet divanı’yla mutabakat halinde kendi usul kurallarınıbelirler.

un tribunal local a décidé que cela serait la punition de trois hommes, reconnus coupables dans des conflits conjugaux.
yerel mahkeme bu cezalandırmanın üç kişiye daha uygulanmasına karar verdi.

1.la cour de justice comprend la cour de justice européenne, le tribunal degrande instance et des tribunaux spécialisés.
1.adalet divanı, avrupa adalet divanı, yüksek mahkeme ve uzmanlaşmışmahkemeleri içerecektir.

une faible proportion des personnes conduites devant un tribunal se voit infliger une peine de prison immédiate, probablement du fait de circonstances aggravantes.
sağlıkla ilgili müdahaleler için, bunlar önleme, eğitim ve hasar azaltma yaklaşımlarından kısa müdahalelere ve icap ettiğinde, özel uyuşturucu tedavi hizmetleri ve sosyal destek hizmetlerine sevke kadar değişen bir yelpazeyi içermektedir.

le tribunal de grande instance compte au moins un juge par État membre; le nombredes juges est fixé par le statut de la cour de justice.
avrupa adalet divanı, Üye Ülke başına en az bir hakim içerir: bu sayı adalet divanı tüzüğü tarafından belirlenir.

pınar selek fut arrêtée en juillet 1998 et remise en liberté au bout de deux ans et demi, le 22 décembre 2000, par un tribunal de première instance.
pınar selek 1998 temmuzunda tutuklandı ve iki buçuk yıl sonra, 22 aralık 2000'de, yerel mahkeme tarafından serbest bırakıldı.

du temps que gallion était proconsul de l`achaïe, les juifs se soulevèrent unanimement contre paul, et le menèrent devant le tribunal,
gallionun ahaya valisi olduğu sıralarda, hep birlikte pavlusa karşı gelen yahudiler onu mahkemeye çıkardılar.

aux pays-bas, un tribunal judiciaire spécial pourvu de moyens carcéraux est en service à l’aéroport de schiphol depuis le début de 2003.
hollanda’da, 2003’ün başlarından beri, schiphol havaalanında hapishanesi bulunan özel bir mahkeme faaliyet göstermektedir.

2.la loi européenne portant création d’un tribunal spécialisé fixe les règlesrelatives à la composition de ce tribunal et précise l’étendue des compétences qui lui sontconférées.
bu paragraf kapsamında yüksek mahkeme tarafından verilen kararlar, adalet divanı tüzüğü ile belirlenen koşullar altında ve sınırlar çerçevesinde, yalnızca hukuksal hususlarla ilgili olarak avrupa adalet divanı’na temyize götürülebilir.

@abdulllah1406 haroon al-aqeel a été arrêté pour avoir apporté des couvertures aux manifestantes, et il passera aujourd'hui devant le tribunal.
@abdulllah1406 harun al-aqeel protestoculara battaniye verdiği için tutuklandı ve bugün mahkemeye çıkarılacak.

sur son compte twitter, pınar selek a appelé ses sympathisants à se rendre devant les portes du tribunal lors d'une pause avant l'annonce du verdict final :
pınar selek kendi twitter hesabında karar öncesi verilen arada mahkeme kapısı önünde toplanmaya çağırdı:

1.la loi européenne peut créer des tribunaux spécialisés adjoints au tribunalde grande instance, chargés de connaître en première instance de certaines catégories derecours formés dans des matières spécifiques.
1.bir adli jüri heyetine atanan ya da avrupa adalet divanı tüzüğü’nde ayrılan davalar dışında, yüksek mahkeme, madde iii-270, iii-272, iii-275, iii-277 ve iii-279’da anılan davalara veya takibatlara birinci derecede bakma ve bunlarıbelir-leme konularında yargılama yetkisine sahiptir.