Je was op zoek naar: tuos (Latijn - Turks)

ne des alienis honorem tuum et annos tuos crudel
yıllarını bir gaddara kaptırırsın.

accinge sicut vir lumbos tuos interrogabo te et indica mih
tanrıyı suçlayan yanıtlasın.››

et evellam lucos tuos de medio tui et conteram civitates tua
ellerinizle yaptığınız putlara artık tapmayacaksınız.

domine inclina caelos tuos et descende tange montes et fumigabun
ellerinin işine bakıp dalıyorum.

dixit magna voce surge super pedes tuos rectus et exilivit et ambulaba
pavlusun söylediklerini dinledi. onu dikkatle süzen pavlus, iyileştirilebileceğine imanı olduğunu görerek yüksek sesle ona, ‹‹kalk, ayaklarının üzerinde dur!›› dedi. adam yerinden fırlayıp yürümeye başladı.

do tibi partem unam extra fratres tuos quam tuli de manu amorrei in gladio et arcu me
sana kardeşlerinden bir pay fazla veriyorum; onu amorlular'dan kılıcımla, yayımla aldım.››

dixit dominus domino meo sede a dextris meis donec ponam inimicos tuos scabillum pedum tuoru
‹rab rabbime dedi ki, ben düşmanlarını ayaklarının altına serinceye dek sağımda otur.›

abstulit dominus iudicium tuum avertit inimicos tuos rex israhel dominus in medio tui non timebis malum ultr
korkma artık kötülükten.

ad omne caput viae aedificasti signum prostitutionis tuae et abominabilem fecisti decorem tuum et divisisti pedes tuos omni transeunti et multiplicasti fornicationes tua
her yolun başına kendin için yüksek tapınma yerleri kurdun, güzelliğini kirlettin, her geçene kendini teslim ettin, fahişeliklerini artırdın.

et agent tecum in odio et tollent omnes labores tuos et dimittent te nudam et ignominia plenam revelabitur ignominia fornicationum tuarum scelus tuum et fornicationes tua
sana düşman gibi davranacak, emeğinin bütün ürününü alacaklar. seni çırılçıplak bırakacaklar. böylece utanç verici fahişeliklerin açığa çıkacak. bütün bunlar şehvet düşkünlüğünden, fahişeliğin yüzünden başına geldi. Çünkü uluslarla fahişelik ettin, onların putlarıyla kendini kirlettin.