Je was op zoek naar: carrancudo (Portugees - Turks)

tipo carrancudo.
adam çok kızgın.

olá, carrancudo.
selam, mavili.

- É carrancudo.
- sakalı da hafif gri gibi.

não é carrancudo.
bu kaş çatma değil.

- estás carrancudo.
- Çatık kaşlar.

alguém está carrancudo.
aman da ne aceleciymiş!

porquê tão carrancudo?
- neden bu kadar suratsızsın?

sujeito carrancudo, não?
hïrçïn bir karakter, degil mi?

- eu não estou carrancudo.
yakın çekim. - kızgın değilim.

- É para já, sr. carrancudo.
bahse girerim ki karanlık ve asi birisin.

ele é sempre tão carrancudo.
bu da devamlı somurtkan

agora você, carrancudo flácido.
bu kadar basit. Şimdi sen kızgın mcsarkık.

- estás outra vez carrancudo.
- yine kaşlarını çatıyorsun.

alguém está um pouco carrancudo.
bugün biraz aksiyiz sanırım.

de que adianta o ar carrancudo?
asık suratlı olmanın gereği yok. -ne dediğimi biliyorsunuz değil mi?

- fico carrancudo perante a especulação.
borsa işlerinden hoşlanmam.

- somos um grupo carrancudo, ed.
-biz asık suratlı bir grubuz, ed.

não precisa de ficar tão carrancudo.
bu kadar somurtmanıza gerek yok doktor.

o grande gene brown. o carrancudo.
ciddi adam gene brown suratı her daim asık olan.

sem esquecer do estudante carrancudo, descartável.
suratsız üniversiteli çocuğu da unutmayalım. kolayca harcanabilir.