Je was op zoek naar: atmósfera (Spaans - Turks)

atmósfera
atmosfer

mostrar atmósfera
atmosferi göster

fx 4 - atmósfera
fx 4 - atmosfer

litro^2 atmósfera/ mol^2
litre^2 atmosfer/ mol^2

efecto 4 - atmósfera@item: inlistbox
fx 4 - atmosfer

(partículas finas) suspendidas en la atmósfera han
’nin (ince partikül madde) ab’de istatistiksel

atmósfera; atmósferas; atmamount in units (real)
atmosfer; atmosfer; atmamount in units (real)

aema, cte sobre la atmósfera y el cambio climático (
aÇa, akm hava ve İklim değişikliği (

10 atmósfera, las condiciones meteorológicas tienen una influencia decisiva
10 koşulların, havadaki konsantrasyonlar üzerinde belirleyici bir etkisi vardır.

atmósfera técnica; atmósferas técnicas; atamount in units (real)
teknik atmosfer; teknik atmosfer; atamount in units (real)

2 esto ha limitado en cierta medida la cantidad de co en la atmósfera, el precio
2 atmosferdeki co miktarını biraz sınırlandırmışsa da bu, okyanus

la acidificación de los océanos es una consecuencia directa de las emisiones de co a la atmósfera.
okyanuslardaki asitleşme, atmosfere co emisyonlarının doğrudan

a de gases de efecto invernadero (gei) en la atmósfera a nivel mundial (
sera gazlarındaki (ghg) küresel

al disminuir las emisiones de azufre, el nitrógeno es ahora el principal componente acidificante en nuestra atmósfera.
kükürt emisyonları düşerken, azot şu anda havamızdaki başlıca asitleştiren bileşendir.

matsushima es un antiguo barrio de tsuruga. el vídeo recoge perfectamente la atmósfera de un tranquilo día de verano.
matsushima, tsuruga'da bulunan eski bir mahalle ve vidyo sakin bir yaz gününün atmosferini mükemmel bir şekilde yakalıyor.

hemos de admitir que la atmósfera es similar a la que existe cuando se toma la foto, pero se debería haber filtrado más.
Örneğin dahili flaşın bir sonraki çekim için tekrar şarj olma süresinin 5 saniye gibi uzun olması gibi.

así que quise crear una atmósfera serena llena de flores y colores en un intento por calmar el sufrimiento y los efectos psicológicos del asedio.
bu yüzden ablukanın açtığı yaraları iyileştirmek ve psikolojik etkilerini kaldırmak amacıyla çiçek ve renklerle dolu huzurlu bir ortam oluşturmak istedim.

el término «biodiversidad» incluye a todos los organismos vivos que se encuentran en la atmósfera, la tierra y el agua.
‘biyolojik çeşitlilik’, atmosferde, karada ve suda bulunan tüm canlı organizmaları içerir.

con las emisiones de azufre en retroceso, el nitrógeno emitido por la agricultura es ahora el principal componente acidificante en nuestra atmósfera (39).
sülfür emisyonlarının düşmesi nedeniyle tarımdan kaynaklanan azot emisyonu günümüzde, havadaki asitleşmeye yol açan başlıca bileşik haline gelmiştir (39).

el cultivo y el drenaje a gran escala de sistemas naturales ha aumentado las emisiones de carbono en la atmósfera y, al mismo tiempo, ha disminuido la capacidad de retención de carbono y agua de esos sistemas.
biyolojik çeşitlilik kaybının, ekosistem hizmetleri üzerindeki etkileri dolayısıyla,, insanlar için son tahlilde çok kapsamlı sonuçları vardır.