Je was op zoek naar: yo quiero una de todo el cuerpo (Spaans - Turks)

evento de todo el día
tüm gün olayı

me acordé de todo el mundo.
ben herkesi hatırladım.

utiliza una selección de verbos en lugar de todo el conjunto
tüm fiil deposu yerine bir fiil seçimi kullan

Él es el creador de todo, el omnisciente.
gerçekten o, yaratandır, bilendir.

¡a favor del bien de todo el pueblo!
tüm insanların iyiliğine!

tu señor es el creador de todo, el omnisciente.
doğrusu yaratan ve bilen ancak rabbindir.

quiero una África que no esté siempre motivada por cultura extranjera que se aplica en un sentido estúpido a expensas de todo el pueblo.
bütün halkın zararına olan ve aptal bir anlayışta uygulanan, yabancı kültür tarafından özendirilmeyen bir afrika istiyorum.

"yo me voy por el camino de todo el mundo. tú, esfuérzate y sé hombre
‹‹herkes gibi ben de yakında bu dünyadan ayrılacağım. güçlü ve kararlı ol.

alá es el proveedor de todo, el fuerte, el firme.
hiç kuşkusuz, allah rezzâk'tır, bol bol rızık verir. kuvvet sahibidir, metîn'dir, güçlü ve dayanıklıdır.

sin embargo, escucha esta palabra que yo hablo a tus oídos y a oídos de todo el pueblo
yalnız şimdi sana ve halka söyleyeceğim şu sözü dinle:

por encima de todo el que posee ciencia hay uno que todo lo sabe.
her bilenin üstünde daha iyi bir bilen vardır.

esta es una de las razones por la que la gama de cámaras powershot a es tan popular en todo el mundo.
powershot a serisi dijital fotoğraf makinelerinin dünya çapında böylesine başarı kazanmalarının nedenlerinden biri de bu.

¡claro que sí! Él es el creador de todo, el omnisciente.
elbette (öyledir); o, yaratandır, bilendir.

pues el señor jehovah de los ejércitos ejecutará en medio de todo el país el exterminio que está decidido
kararlaştırılan yıkımı bütün yeryüzünde gerçekleştirecek. sözcükleri genellikle ‹‹sağ kalanlar dönecek›› diye çevrildi. yeşaya bu sözcükleri ilk oğluna ad olarak verdi (bkz. 7:3).

el objetivo de la ue para 2020 prácticamente equivale a eliminar las emisiones de todo el transporte en europa.
ab’nin 2020 hedefi neredeyse avrupa çapındaki tüm taşımacılık kaynaklı emisyonların ortadan kaldırılmasına denktir.

"sin falta darás el diezmo de todo el producto de tu semilla que el campo rinda año tras año
‹‹her yıl tarlalarınızda yetişen ürünlerin ondalığını bir yana ayıracaksınız.

el valor de un buen monitor no puede ser subestimado, después de todo, estarás utilizándolo todo el tiempo.
Çekimlerde kullanılma oranı göz önüne alındığında bu ekranını değerini küçümsemek mümkün değil.

aconteció en aquellos días que salió un edicto de parte de césar augusto, para levantar un censo de todo el mundo habitado
o günlerde sezar avgustus bütün roma dünyasında bir nüfus sayımının yapılması için buyruk çıkardı.

el tribunal de cuentas europeo se esfuerza por entablar contactos positivos y buenas relaciones de trabajo con organismos similares de todo el mundo.
İdari komite, dairelerin başkanlarından oluşur ve komiteye sayıştay başkanı başkanlık eder.

así le será perdonado a toda la congregación de los hijos de israel y al extranjero que resida entre ellos, porque se trata de la inadvertencia de todo el pueblo
bütün İsrail topluluğu da aranızda yaşayan yabancılar da bağışlanacaktır. Çünkü halk bilmeyerek bu günahı işledi.