Je was op zoek naar: düşünebilirsin (Turks - Deens)

düşünebilirsin.
ja.

bunu düşünebilirsin.
du overvejer det.

acıtabileceğini düşünebilirsin.
man skulle tro, det ville gøre ondt.

evet, öyle düşünebilirsin.
- ja, det skulle man tro.

- elbette düşünebilirsin.
- jo, du kan.

sola gitmeyi düşünebilirsin.
okay, kom til min venstre flanke. der er 2 mere ved indgangen.

Öyle düşünebilirsin, ama yok.
det tror du, men sært nok, er det ikke tilfældet.

asla! istediğini düşünebilirsin!
- sådan har det altid været med dig.

adını değiştirmeyi düşünebilirsin.
men overvej at ændre navnet.

...kaçıp gideceğimi düşünebilirsin?
...kunne du tro, jeg har tid?

taliban olduğunu bile düşünebilirsin.
man kan kalde ham en talibaner.

- foreman karşılaşması gibi düşünebilirsin.
på en noget større scene.

benim delirmiş olduğumu düşünebilirsin.
du ville synes, at jeg er en dum lille pige som er blevet forelsket.

# düşünebiliriz
med os to er forbi