Je was op zoek naar: ispatlayabilirim (Turks - Deens)

sana ispatlayabilirim.
jeg kan bevise det for dig.

bak, ispatlayabilirim.
jeg kan bevise det.

- bunu ispatlayabilirim.
jeg kan bevise det.

evet ama ispatlayabilirim.
- men jeg kan bevise det.

- ...anlattıklarımı ispatlayabilirim.
- nej ...kan jeg bevise hvad jeg påstår.

bunu biliyorum, ispatlayabilirim.
jeg må bevise det.

-bunu ben de ispatlayabilirim.
- det kan jeg da også bevise.

onların aktarıldığını ispatlayabilirim.
de små metalstykker bliver længe i huden.

- evet korkuyorsun. bunu ispatlayabilirim.
- det kan jeg se du er.

size hemen şimdi ispatlayabilirim.
jeg kan vise dig det, med det samme.

hatta değiştim, bunu ispatlayabilirim.
jeg har forandret mig. jeg kan bevise det.

belki bir gün bunu ona ispatlayabilirim.
måske kan jeg en skønne dag bevise det.

bekle. sana eşcinsel olmadığımı ispatlayabilirim.
- jeg kan bevise, at jeg ikke er bøsse.

biraz daha vaktim olsa onun yapmadığını ispatlayabilirim.
hvis jeg havde mere tid, kunne jeg bevise hans uskyld.

- biliyorum çok saçma geliyor sana, ama ispatlayabilirim
- jeg kan bevise det.

eğer birkaç test yapmama izin verirseniz, bunu ispatlayabilirim.
hvis du lader mig tage nogle test, vil jeg formentligt kunne bevise det.

analistine onu ilk başta ne için tuttuğunu sorarsam ispatlayabilirim.
- jeg spørger analytikeren, hvad han gør.

veya benimle gelirseniz, size tamamiyle güvenli olduğunu ispatlayabilirim.
eller i kan komme med mig. så beviser jeg, at den er ufarlig.

ama yaşamama izin vermezsen, sana olan inancımı nasıl ispatlayabilirim?
men her er problemet. men hvis du ikke lader mig leve, hvordan kan jeg så bevise min tro på dig?

ama yapmıyordu. yanlış hiçbir şey yapmıyordu. ve ben bunu ispatlayabilirim.
jeg kan bevise, hun ikke gjorde noget forkert.