Je was op zoek naar: yönelttiği (Turks - Duits)

bu, allah'ın, dilediğine yönelttiği bir lütuftur.
das ist allahs huld, die er gewährt, wem er will.

bu, allah'ın, dilediğine yönelttiği bir lütuftur. allah, yaratılışı ve yarattıklarını genişletir, her şeyi bilir.
das ist allahs huld; er gewährt sie, wem er will; denn allah ist allumfassend, allwissend.

tam tersine, sizi imana yönelttiği için allah size minnet etmektedir. eğer doğru sözlüler iseniz (bunu böyle kabullenmeniz gerekir.)"
nein! vielmehr hält allah euch die wohltat vor, daß er euch zum glauben geleitet hat, wenn ihr wahrhaftig seid.

bunun için, eğer gelirsem, bize yönelttiği haksız suçlamalarla yaptığı kötülükleri anımsatacağım. bununla yetinmeyerek kardeşleri de kabul etmiyor, kabul etmek isteyenlere de engel olup onları kiliseden dışarı atıyor.
darum, wenn ich komme, will ich ihn erinnern seiner werke, die er tut; denn er plaudert mit bösen worten wider uns und läßt sich an dem nicht genügen; er selbst nimmt die brüder nicht an und wehrt denen, die es tun wollen, und stößt sie aus der gemeinde.

biz, onlara yönelttiğimiz tehdidi sana göstermeye elbette ki kadiriz.
und gewiß, wir sind doch allmächtig, dich noch erleben zu lassen, was wir ihnen androhen.