Je was op zoek naar: ağrıyor (Turks - Engels)

karnım ağrıyor.
i have a stomachache.

bacaklarım hâlâ ağrıyor.
my legs still hurt.

başın ağrıyor mu?
do you have a headache?

mary'nin başı ağrıyor.
mary has a headache.

başım gerçekten ağrıyor.
my head really aches.

doktor, karnım ağrıyor.
i have a stomachache, doctor.

carol'ın başı ağrıyor.
carol has a headache.

benim her yerim ağrıyor.
i ache all over.

o, başı ağrıyor gibi görünüyor.
she appears to have a headache.

benim bütün vücudum ağrıyor.
my whole body is sore.

dişim ağrıyor. ağrı beni öldürüyor.
i've got a toothache. the pain is killing me.

ateşim var ve her yerim ağrıyor.
i have a fever and i ache all over.

boğazım ağrıyor ve hafif bir ateşim var.
i have a sore throat and a slight fever.

başın ağrıyor mu ve boğazın acıyor mu?
do you have a headache and a sore throat?

başım ağrıyor, bu yüzden bugün izin istiyorum.
i have a headache, so i would like to take a day off today.

ağız yaram ağrıyor, bu yüzden gerçekten yemek yiyemiyorum.
my canker hurts, so i can't really eat.

"ne kötü! tek başıma zaten yeterince kötüyüm. başım ağrıyor.
how awful! i'm so miserable on my own. my head is aching.

sana yalvarıyorum. beni güldürme. dün çok fazla mekik çektim ve karın kaslarım ağrıyor.
i'm begging you. don't make me laugh. i did too many sit-ups yesterday and my stomach muscles hurt.

2006 yilinda, normal kontrol icin doktoruma gittim, ve demiştimki, "omzum ağrıyor."
in 2006, i went to my doctor for a regular physical, and i had said, "i have a sore shoulder."

‹‹başım ağrıyor, başım!›› diye bağırmaya başladı. babası uşağına, ‹‹onu annesine götür›› dedi.
and he said unto his father, my head, my head. and he said to a lad, carry him to his mother.