Je was op zoek naar: benimsemeye (Turks - Engels)

fikrini benimsemeye karar verdik.
we have decided to adopt your idea.

İnsanlar dinazorların özel olduğu fikrini benimsemeye başladı.
people were starting to get an idea that dinosaurs were special.

ak bunun yanı sıra, siyasi liderleri kosova konusunda yapıcı bir yaklaşım benimsemeye de çağırdı.
the ec also called on political leaders to take a constructive approach with regard to kosovo.

agİt başkanı herkesi şiddet kaçınmaya ve sürmekte olan statü belirleme sürecine yapıcı bir yaklaşım benimsemeye çağırdı.
his talks with president fatmir sejdiu and representatives of different ethnic communities followed similar talks monday with leaders in belgrade.

brüksel ziyaretinde babacan, stk'ları üyelik için hedef tarih olarak 1 ocak 2014'ü benimsemeye çağırdı.
during his visit to brussels, babacan called on ngos to promote january 1st, 2014 as the target date for membership.

yayında, bundan başka, enjekte etmeyi azaltmayı amaçlayan ve kullanıcıları daha az zararlı uygulama biçimleri benimsemeye teşvik edebilecek müdahale ve politikalar ele alınmaktadır.
it also discusses interventions and policies that aim to reduce injecting and those that may promote users to adopt less harmful routes of administration.

pasif gücün büyümesi için başlıca eksik olan şeyin filistin halkının pasif gücü benimsemeye başlaması değil, fakat bizim zaten benimsemiş olan insanlara dikkatimizi vermeye başlamamız olduğuna inanıyorum.
i believe that what's mostly missing for nonviolence to grow is not for palestinians to start adopting nonviolence, but for us to start paying attention to those who already are.

rehn, üyelik müzakerelerinin başlamasının belgrad'ı kosova'nın nihai statüsü sorununa daha yapıcı bir yaklaşım benimsemeye teşvik etmesi gerektiğini söyledi.
rehn said the launch of accession talks should encourage belgrade to take a constructive approach to the issue of kosovo's future status.

başka bir araştırmanın sonuçlarında gay ve lezbiyen çiftlerin yetiştirdiği çocukların (özellikle lezbiyen çiftlerin yetiştirdiği kızlar) heteroseksüel olmayan kimlikleri daha çok benimsemeye eğilimli oldukları öne sürülmüştür.
one study suggested that children of gay and lesbian parents were more likely to adopt non-heterosexual identities, especially daughters of lesbian parents (inter-generational transfer was not significant in some analyses for sons).

diğer yandan pazartesi günü, ceku ab'yi "kosova'nın bağımsızlığı veya tanınmasına karşı daha dinamik bir yaklaşım" benimsemeye çağırdı.
in other news monday, ceku urged the eu to adopt "a more dynamic approach towards kosovo's independence, or its recognition".

ban bununla birlikte, priştine ve belgrad'ı "kosova kurumlarından temsilcilerin bölgesel ve uluslararası konferanslara katılımı konusuna prgmatik bir yaklaşım" benimsemeye de çağırdı.
ban also urged pristina and belgrade to take "a pragmatic approach to the participation of representatives of the kosovo institutions in regional and international forums".

bm güvenlik konseyi'nin 1244 no'lu kararının eksiksiz şekilde uygulanması çağrısında bulunan batılı yetkililer, statü sorunu gündeme gelmeden önce kosovalıların demokratik değerleri benimsemeye ve azınlık haklarını gözetmeye ihtiyacı olduğunu söylediler.
calling for full implementation of un security council resolution 1244, western officials have said kosovars need to embrace democratic values and support minority rights before the status issue appears on the agenda.

Öğrenme topluluklarının benimsendiği bir eğitim sürecinde, başarılı sonuç elde edebilmenin en önemli unsurunun öğrencilerin işbirliği içinde birbirlerinden karşılıklı yarar sağlamaları ve iletişim halinde olarak topluluk kavramını benimsemeleridir (palloff ve pratt, 1999).
in an education process where the learning communities are adopted, the important factor for receiving successful result is that students reciprocally benefit from one another in cooperation and adopt the concept of community (palloff and pratt, 1999).