Je was op zoek naar: ister istemez dersi takip etmemi sağlıyor (Turks - Engels)

zaman tutarak takip etmenizi sağlıyor.
which actually helps you run the whole timers, and it lets you figure out what's going on.

ve bu ekoloji ister istemez göreceli geçmişe bağlı ve ampirik.
and that ecology is necessarily relative, historical and empirical.

beni takip etme.
don't come after me.

seni takip etmem.
i don't follow you.

türk hava yolları ile bu turu yaptığınızda, yani 1000’lere çıkıyor, ister istemez çıkıyor.
when we arrange a tour with turkish airlines, the prices unavoidably increase about 1000 turkish lira.

beraber takip etmeye çalışalım.
we're going to try and follow it up.

daha fazlası için takip etmeyi unutma
don't forget to follow for more

oysa göklerde ve yerde ne varsa ister istemez o'na teslim olmuştur ve hepsi o'na döndürülecektir
but whosoever is in the heavens and the earth is submissive to god and obedient (to him), by choice or constraint, and will be returned to him.

bu makine emekten tasarruf etmemizi sağlıyor.
this machine saves us a lot of labor.

oysa göklerde ve yerde olanların hepsi, ister istemez, o'na teslim olmuştur ve o'na döndürüleceklerdir.
but whosoever is in the heavens and the earth is submissive to god and obedient (to him), by choice or constraint, and will be returned to him.

ama nereye gideceğini düşünmeden önsezileri takip etmeyi öğrendim.
i've learned to follow the hunch, but never assume where it will go.

kimse abd parasal kurumlarının müşterilerinin veya kendilerinin ilişkilerini takip etmesini istemez.
nobody wants the u.s. monetary authority to check their relationship, to monitor their relationship with their clientele.

İster istemez sizin de hissedemediğiniz şey twitter' ın gerçekte aşırı derecede brezilyalı boşluğu olduğudur.
and you don't necessarily have the sense that twitter is in fact a very heavily brazilian space.

"İnsanlara değiştiremeyecekleri şeyleri kabul etmelerini sağlıyorum." gerçekten de.
"i'm helping people accept the things they cannot change." indeed.