Je was op zoek naar: nasil yani fark eder canım (Turks - Engels)

fark eder mi?
does it make a difference?

teşekkür ederim canım.
thank you my dear.

teşekkürler ederim canım benim seviyorum
good morning, my dear.

sayfa sınırlarında sağ ve sol sayfalar fark eder
left and right pages differ in page margins

böcekleri alır mısın? teşekkür ederim canım.
would you mind taking the insects? thank you darling.

kahramanların savaşa giderken görüntülerini değiştirmesi fark eder mi?
does it make a difference if warriors go to battle changing their appearance or not?

bakarsın ailelerine döndüklerinde onu fark eder de tekrar gelirler."
joseph did so expecting that they would find it when they returned home. feeling grateful for this generosity, they might be inclined to return to him.

böyle şeyleri fark ederim.
i notice things like that.

ancak kate bu evin aslında başka bir çifte ait olduğunu fark eder, eve geri dönerler.
however, kate comes to realize that the house actually belongs to another couple, whom kate distracts when they arrive home.

birden, meselenin özünü fark ederiz.
and it reveals to us, suddenly, the crux of the matter.

stella onun limonata makinesini üzerinde yazan mel olduğunu fark eder ve mel bayan reznik için bir müzik salonu bağışlar.
stella recognizes him as mel, and he agrees to donate a music hall for ms. reznik and everything works out after all.

anna johan’ı kaldırıp üzerini temizledikten sonra, her yerde ısırgan otları olduğunu fark eder.
having picked him up and brushed him off, anna notices nettles everywhere.

ne fark eder ki kör insan için, elmasta bir camda. sana bakan bir kör ise, sakın kendini camdan sanma.
what difference does it make for the blind, a diamond in the glass. i don't think the glass blind is facing.

bu arada bella, jacob'tan hoşlanmaya başladığını fark eder ve sevgilisi edward ile arkadaşı jacob arasında kalır.
meanwhile, bella is compelled to choose between her relationship with edward and her friendship with jacob.

bir ihlal olduğunu fark ederse, bu durumu sonlandırmak için uygun tedbirleri alır.
rules applying to undertakings

eğer bu galaksilerden birine bakar ve hızını ölçerseniz, sizden uzaklaştığını fark edersiniz.
if you looked at one of these galaxies and measured its velocity, it would be moving away from you.

alex, önce joey'in arkadaşı dean'la birlikte olur, joey bundan sonra kendisinin de alex'ten hoşlandığını fark eder.
gina tries to help her to get over joey, but once alex starts dating joey's friend dean, joey soon realizes that he is also in love with alex.

ama eğer asfalta büyümemiz olarak bakarsak, o zaman tüm yaptığımızın gezegenin özündeki temel işletim sistemini tahrip etmek olduğunu fark ederiz.
but if we look at asphalt as our growth, then we realize that all we're doing is destroying the planetary's fundamental underlying operating system.

lüks bir balayından sonra ihtişamlı bir eve yerleşirler, lina johnnie'nin bir işi olmadığını herhangi bir gelir kaynağı olmadığını borç para üzerine yaşadığını fark eder, and was intending to try to sponge off her father.
after a lavish honeymoon and returning to an extravagant house, lina discovers that johnnie has no job, no income, habitually lives on borrowed money, and was intending to try to sponge off her father.

biraz daha eşerseniz, neler olduğunu görür ve bunun aslında bayağı iyi bir yıl olduğunu fark edersiniz. Çünkü bazı yıllarda sadece damardan uyuşturucu kullananlar test edilmiştir.
then if you poked a little more, you looked a little more at what was going on, you'd find that actually that was a pretty good year, because in some years the only people tested are iv drug users.