Je was op zoek naar: yığıldığını (Turks - Engels)

ve size bir örnek verebilmek için, görebildiğim kadar uzaklara uzanan en az bir buçuk kilometrelik bir yolda durup, boyumun iki katı kadar ölü bedenlerin yığıldığını gördüğümü hatırlıyorum.
and to give you some example, i remember standing and looking down a road as far as i could see, at least a mile, and there were bodies piled twice my height of the dead.

yolda giderken “allahtan kork ya Ömer!” diyen birine, şu tepkiyi vermişti: “Ömer de kim oluyor ki allahtan korkmasın!” bunu demiş ve yere yığılmış, yığıldığı yerde dakikalarca hıçkırarak ağlamıştı.
when he was walking on the way someone told him" have fear of allah o omar!” he gave him the following response: "who is omer not to fear from allah!" and then he collapsed, and cried sobbing for minutes on the ground.