Je was op zoek naar: yapılan iyiliğe karşılık vermeyi hep severdi (Turks - Engels)

keşke iyiliğe karşılık verebilsem.
i only wish i could return the favor.

Şüphesiz allah bağışlayan, (iyiliğe) karşılık verendir.
allah is the forgiving and the thanker'

karşılık verme
answerback

bana karşılık verme.
don't talk back to me.

kötülüğe iyilikle karşılık ver.
(o muhammad)! repel evil in the best manner.

bana o şekilde karşılık verme.
don't talk back to me like that.

yaşamı boyunca iyilikle karşılık verir.
she will do him good and not evil all the days of her life.

kötülüğe iyilikle karşılık ver. biz onların iddialarını iyi biliriz.
repel evil by what is best; we know best what they describe.

müşterilerden çikolatayı, sevdiklerine yapacakları iyilikler karşılığında satın almalarını istedi.
it asked customers to purchase chocolate with the promise of good deeds towards loved ones.