Je was op zoek naar: yakalayıverdim (Turks - Frans)

ben de onları yakalayıverdim.
alors je les ai saisis.

ama sonra kendisini yakalayıverdim.
ensuite, je les ais saisies.

sonra ben de o inkar edenleri yakalayıverdim.
puis j'ai saisi ceux qui ont mécru.

ben de o kâfirlere bir süre verdim. sonra da onları yakalayıverdim.
puis, j'ai donné un répit aux mécréants; ensuite je les ai saisis.

böylelikle ben, o inkar edenlere bir süre tanıdım, sonra onları yakalayıverdim.
puis, j'ai donné un répit aux mécréants; ensuite je les ai saisis.

nice kasabalara, haksız oldukları halde, mehil vermiştim; sonunda onları yakalayıverdim.
a combien de cités n'ai-je pas donné répit alors qu'elles commettaient des tyrannies? ensuite, je les ais saisies.

ama ben, kafirlere önce mehil verdim, sonra da onları yakalayıverdim; beni tanımamak nasılmış görsünler.
puis, j'ai donné un répit aux mécréants; ensuite je les ai saisis. et quelle fut ma réprobation!

nice ülkeler vardır ki, (halkı) zulmediyorken ben ona bir süre tanıdım, sonra yakalayıverdim; dönüş yalnızca banadır.
a combien de cités n'ai-je pas donné répit alors qu'elles commettaient des tyrannies? ensuite, je les ais saisies. vers moi est le devenir.

andolsun, senden önceki elçilerle de alay edildi, bunun üzerine ben de o inkara sapanlara bir süre tanıdım, sonra onları (kıskıvrak) yakalayıverdim.
on s'est certes moqué des messagers avant toi. alors, j'ai donné un répit aux mécréants.

allah da kendilerini tutup yakalayıverdi. doğrusu o, kuvvetlidir; azabı da pek çetindir.
allah donc les saisit, car il est fort et redoutable dans son châtiment.