Je was op zoek naar: gönderildiğini (Turks - Noors)

- gönderildiğini söyledi.
- han sa at det var i konsignasjon.

sinyallerin gönderildiğini fark eden...
de oppdaget tilfeldigvis signalene som sendes ut gjennom...

adamın eve gönderildiğini ben doğruladım.
jeg bekreftet at han var blitt sendt hjem.

size gönderildiğini anlayacak kadar izledim.
bare lenge nok til å vite at det var til deg, ma'am.

- shu'ya neden gönderildiğini sordun mu?
spurte du hvorfor hun var på isolat?

tanrı tarafından gönderildiğini mi iddia ediyorsun?
du hevder å bli sendt av gud?

kim olduğunu ve hangi kampa gönderildiğini öğreniyorsun.
man får vite hvem de var, hvor de ble sendt

merhaba pia. başka bir bölüme gönderildiğini sanıyordum.
jeg trodde du var blitt flyttet, pia.

hayır, ne kadar uzaktan gönderildiğini umursayan kim?
- nei.

bunu neden evime gönderildiğini söylemek ister misin?
kan du fortelle meg hvorfor denne ble levert til huset mitt.

gerçekte maili hiç kimse almıyor veya gönderildiğini bilmiyor.
adressaten vil aldri motta e-posten, eller vite at den var sendt.

buraya nasıl gönderildiğini sorduğumda, cevap vermekten kaçındın.
da jeg spurte hvordan du fikk oppdraget her, unngikk du spørsmålet.

bu belgelerin o e-posta hesabından gönderildiğini doğrulayabilir misiniz?
kan du bekrefte at dette er utskrifter av e-poster sendt fra denne kontoen?

pekala, şunun söyleyerek başlayalım, sahte biletlerin geri gönderildiğini bilirim.
la meg begynne med å si at jeg vet om den trafikkboten.

evet... trafiğin, dış bir soket üzerinden, yeniden gönderildiğini görüyor musun?
ja, hun overfører direkte til en ekstern tilkobling.

- ne düşünüyorum biliyor musun? dünya'nın paketlenip cehenneme gönderildiğini.
verden holder på å bli sendt med kurer rett til helvete.

- kutunun merhum bay crawley'in ofisinden gönderildiğini fark ettin mi? - evet.
de ser at kassen kommer fra mr. crawleys kontor?

- hayır dedim. - sadece gönderildiğim şeyi istiyorum.
-nei, jeg vil ha det jeg skulle hente.