Je was op zoek naar: denizaltında (Turks - Slovaaks)

senin evin denizaltında.
- a potom-- - tu dolu je tvoj domov'

denizaltında böyle yapmışlardı.
robili to v ponorkách.

-bu denizaltında bir yerde.
je to niekde na tejto lodi.

denizaltında görev yapmış biri bunu bilir.
ktokoľvek, kto slúžil na ponorke to vie.

denizaltında neden elektrik çubuğu vardı?
takže, prečo máte v ponorke bodák na zvieratá?

barents denizinde batan denizaltında vefat etti.
Štyri roky a šesť mesiacov v barentsovom mori...v ponorke.

denizaltında düzenlenen bir comic-con gibi kokuyor.
je tu smrad ako na comicone v ponorke.

her ne kadar denizaltında olsa bile mod arazisinde bulundu bu şey.
ide o pôdu ministerstva, aj keď to bolo nájdené pod vodou.

hala hangi konumda olursanız olun bu denizaltında hizmet etmekten onur duyuyor olmalısınız
aj tak, musíte sa cítiť poctený... slúžiť na ponorke tejto veľkosti.

yani denizaltında, nükleer bir reaktör içinde, korkak bir uzaylıyla ve kumandanızın şeklini almış öldürücü bir tehdit ile karşı karşıyayız.
takže bojujeme s neznámou vraždiacou silou, ktorá sa zmenila na vášho veliaceho dôstojníka a zbabelého mimozemšťana, pod vodou, v atómovom reaktore.

kokpite giriş yapılamaz ama kontrol hatlarının birçoğu buradan çalışıyor, o zaman... eğer gerçekten denizaltında yüzebilecek şekilde yapıldıysan, o zaman... sürücü podların su altında da çalışmalı. bu da demek ki seni buradan uçurabilirim.
kokpit je neprístupný ale väčšina obvodov ide späť sem, takže ak si naozaj mal byť aj do vody, potom by mali tvoje motory fungovať aj pod vodou čo znamená, že s tebou môžem odtiaľto odletieť.

- bu vakit kaybı değil. o denizaltındaki adamlar ve... teknolojinin güvenliği için.
ochrana mužov a technológie na ponorke je otázkou.