Je was op zoek naar: tohumlarını (Turks - Slovaaks)

"tohumlarını yakalayacaksın."
"osvojis si ich viry."

tohumlarını ver bana, rahip!
daj mi tvoje semeno, kŇaz!

evet kargaşanın tohumlarını ekmek için.
hej, aby tak šírili chaos.

tohumlarını demişti, rüyalarını değil.
mala na mysli viry, nie vizie.

o, malkovich'in tohumlarını taşıyor!
je v nej malkovichovo semeno!

tohumlarını ekiyorum, bakalım ne olacak.
sadím pár semiačok, uvidíme čo z toho vzíde.

eğer tohumlarını etrafa savurursan, ziyan olur.
ak svoje semená len tak vrhneš, vyjdú nanivoč.

demokrasinin tohumlarını ekmek sana göre başarısızlık mı?
demokracia je podľa teba neúspech.

bu diyardaki son haşhaşlar tohumlarını oraya saçmışlardı.
posledný mak v tejto oblasti bol zasadený priamo tam.

uçuşan tohumlarını yaymak için havalandırmayı kullandığını düşünüyoruz.
myslíme, že to používa okysličovanie šachty k šírenie prenosu spórov vzduchom.

kanalla, panama şimdi uluslararası suçlar için tohumlarını atıyor.
s prieplavom je teraz panama živná pôda pre medzinárodný zločin.

İnsan yapımı herşey bünyesinde kendi yıkımının tohumlarını taşımaktadır.
všetko čo ľudia postavili postavili stým, že vydrží vlastné zničenie;

yalnızca birkaç haftada çiçek açarak... kendi tohumlarını çıkarıyorlar.
iba za pár týždňov rozkvitnú a rozvinú svoje vlastné semienka.

"Üstün adamların işlerine kapılmış küçük ırkların tohumları için uzlaştılar."
zmiešali sa so semenom podradnejších rás ktoré pritiahla činnosť nadradených ľudí.