Você procurou por: geleugnet (Alemão - Turco)

Alemão

Tradutor

geleugnet

Tradutor

Turco

Tradutor
Tradutor

Traduza instantaneamente textos, documentos e voz com a Lara

Traduzir agora

Contribuições humanas

A partir de tradutores profissionais, empresas, páginas da web e repositórios de traduções disponíveis gratuitamente

Adicionar uma tradução

Alemão

Turco

Informações

Alemão

solcherart haben diejenigen vor ihnen geleugnet.

Turco

kendilerinden öncekiler de böyle yalanladı.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Alemão

aber sie möchten nicht an das glauben, was sie zuvor geleugnet hatten.

Turco

ama daha önce yalanlamış oldukları için inanamadılar.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Alemão

haben sie denn nicht das geleugnet, was moses zuvor gegeben wurde?

Turco

(aynı kafa yapısına sahip olanlar) daha önce de musa'ya verilenleri inkar etmemişler miydi?

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Alemão

ihr habt (ihn) ja geleugnet, und das wird (euch) nun anhaften."

Turco

(ey inkarcılar! size resul'ün bildirdiklerini) kesinkes yalan saydınız; onun için azap yakanızı bırakmayacaktır!

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Aviso: contém formatação HTML invisível

Alemão

dann haben wir ihn und diejenigen mit ihm mit gnade von uns gerettet und diejenigen, die unsere ayat geleugnet haben, ausgerottet.

Turco

biz de onu ve beraberinde olanları, tarafımızdan bir lütuf olarak kurtardık ve âyetlerimizi yalan sayıp iman etmeyenlerin ise kökünü kestik.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Alemão

bereits kamen zu dir meine ayat, dann hast du sie geleugnet, dich in arroganz erhoben und warst von den kafir."

Turco

ayetlerim sana geldi de onları hemen yalanlayıverdin; büyüklük tasladın ve kâfirlerden oldun.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Aviso: contém formatação HTML invisível

Alemão

wahrlich, ihre gesandten waren zu ihnen mit deutlichen beweisen gekommen. aber sie möchten nicht an das glauben, was sie zuvor geleugnet hatten.

Turco

and olsun ki onlara peygamberler belgeler getirdi; önceleri yalanladıklarından ötürü inanamadılar.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Alemão

dann haben wir ihn und diejenigen mit ihm mit gnade von uns gerettet und diejenigen, die unsere ayat geleugnet haben, ausgerottet. und sie waren keine mumin.

Turco

biz, rahmetimizle, hud'u ve beraberinde bulunanları kurtardık, ayetlerimizi yalan sayarak inanmayanların kökünü kestik.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Alemão

nein, sondern sie verleugneten das, dessen wissen sie sich nicht aneigneten und dessen exegese ihnen noch nicht zuteil wurde. solcherart haben diejenigen vor ihnen geleugnet.

Turco

hayır! onlar, hakkında etraflı bir bilgi edinmeden ve henüz yorumuna tam vakıf olmadan, bu kur'ân’ı, çarçabuk yalanladılar.kendilerinden öncekiler de böyle yalan saymışlardı.bak ve zalimlerin sonunun nasıl olduğunu anla!

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Alemão

"doch, mit sicherheit! bereits kamen zu dir meine ayat, dann hast du sie geleugnet, dich in arroganz erhoben und warst von den kafir."

Turco

"hayır, benim ayetlerim sana gelmişti, fakat sen onları yalanladın, büyüklüğe kapıldın ve kafirlerden oldun."

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Aviso: contém formatação HTML invisível

Alemão

und er hat euch schon in dem buch herabgesandt, daß wenn ihr hört, daß die zeichen allahs geleugnet und verspottet werden ihr nicht bei ihnen sitzt, bis sie zu einem anderen gespräch übergehen; ihr wäret sonst wie sie.

Turco

(allah) size kitapta indirmişti ki: allah'ın ayetlerinin inkar edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz zaman, onlar (bu sözü bırakıp) başka bir söze dalıncaya kadar onlarla beraber oturmayın; yoksa siz de onlar gibi olursunuz.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Alemão

doch als nun die wahrheit von uns zu ihnen kam, da sagten sie: "warum ist ihm nicht das gleiche gegeben worden wie das, was moses gegeben wurde?" haben sie denn nicht das geleugnet, was moses zuvor gegeben wurde?

Turco

buna rağmen yine de kendilerine tarafımızdan hakikat, (yani kur'ân ve peygamber) gelince: “mûsa’ya verilen mûcizelerin benzeri ona da verilse ya!” diyorlar.oysa daha önce mûsâ’ya verilen vahyi de inkâr etmemişler miydi?ve hatta: “bunlar, birbirini destekleyen iki sihir (aldatmaca) biz hepsini reddediyoruz!” demişlerdi.

Última atualização: 2014-07-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Aviso: contém formatação HTML invisível

Consiga uma tradução melhor através
8,906,795,359 de colaborações humanas

Usuários estão solicitando auxílio neste momento:



Utilizamos cookies para aprimorar sua experiência. Se avançar no acesso a este site, você estará concordando com o uso dos nossos cookies. Saiba mais. OK