Você procurou por: ingawaje (Suaíli - Turco)

mmewaita watu hawa hapa ingawaje hawakuikufuru nyumba ya mungu wala kumtukana mungu wetu wa kike.
buraya getirdiğiniz bu adamlar, ne tapınakları yağma ettiler, ne de tanrıçamıza sövdüler.

basi, nasema hivi: mrithi, akiwa bado mtoto, hawi tofauti na mtumwa ingawaje mali yote ni yake.
Şunu demek istiyorum: mirasçı her şeyin sahibiyse de, çocuk olduğu sürece köleden farksızdır.

kisha yesu akaanza kuilaumu miji ambayo, ingawaje alifanya miujiza mingi humo, watu wake hawakutaka kubadili nia zao mbaya:
sonra İsa, mucizelerinin çoğunu yapmış olduğu kentleri, tövbe etmedikleri için şöyle azarlamaya başladı: ‹‹vay haline, ey horazin! vay haline, ey beytsayda! sizlerde yapılan mucizeler sur ve saydada yapılmış olsaydı, çoktan çul kuşanıp kül içinde oturarak tövbe etmiş olurlardı.

watu wa mataifa mengine watakuhukumu wewe myahudi kama ukiivunja sheria, ingawaje unayo maandishi ya sheria na umetahiriwa, hali wao wanaitii sheria ingawa hawakutahiriwa.
sen kutsal yazılara ve sünnete sahip olduğun halde yasayı çiğnersen, bedence sünnetli olmayan ama yasaya uyan kişi seni yargılamayacak mı?

mungu hakumpa hata sehemu moja ya nchi hii iwe mali yake; hata hivyo, alimwahidia kumpa nchi hii iwe yake na ya wazawa wake, ingawaje wakati huu hakuwa na mtoto.
burada ona herhangi bir miras, bir karış toprak bile vermemişti. ama İbrahimin o sırada hiç çocuğu olmadığı halde, tanrı bu ülkeyi mülk olarak ona ve ondan sonra gelecek torunlarına vereceğini vaat etti.

hapo awali herode mwenyewe alikuwa ameamuru yohane atiwe nguvuni, akamfunga gerezani. herode alifanya hivyo kwa sababu ya herodia ambaye herode alimwoa ingawaje alikuwa mke wa filipo, ndugu yake.
hirodesin kendisi, kardeşi filipusun karısı hirodiyanın yüzünden adam gönderip yahyayı tutuklatmış, zindana attırıp zincire vurdurmuştu. Çünkü hirodes bu kadınla evlenince yahya ona, ‹‹kardeşinin karısıyla evlenmen kutsal yasaya aykırıdır›› demişti.

kama vile mwili ulivyo mmoja wenye viungo vingi, na viungo hivyo vyote--ingawaje ni vingi--hufanya mwili mmoja, ndivyo ilivyo pia kwa kristo.
beden bir olmakla birlikte birçok üyeden oluşur ve çok sayıdaki bu üyelerin hepsi tek bir beden oluşturur. mesih de böyledir.

najua taabu zako; najua pia umaskini wako, ingawaje kwa kweli wewe ni tajiri; najua kashfa walizokufanyia wale wanaojiita wayahudi lakini si wayahudi wa kweli, bali ni kundi lake shetani.
‹sıkıntılarını, yoksulluğunu biliyorum. oysa zenginsin! yahudi olduklarını söyleyen, ama yahudi değil de Şeytanın havrası durumunda olanların iftiralarını biliyorum.

hata kidogo! mungu hubaki mwaminifu daima, ingawaje kila binadamu ni mwongo. kama maandiko matakatifu yasemavyo: "kila usemapo, maneno yako ni ya haki; na katika hukumu, wewe hushinda."
kesinlikle hayır! herkes yalancı olsa bile, tanrının doğruyu söylediği bilinmelidir. yazılmış olduğu gibi: ‹‹Öyle ki, sözlerinde doğru çıkasın ve yargılandığında davayı kazanasın.››