Tentando aprender a traduzir a partir dos exemplos de tradução humana.
A partir de tradutores profissionais, empresas, páginas da web e repositórios de traduções disponíveis gratuitamente
hepsi bundan cesaret alarak yemek yedi.
da wurden sie alle gutes muts und nahmen auch speise.
Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:
sonra yukarı çıkıp ekmek böldü ve yemek yedi. gün doğuncaya dek onlarla uzun uzun konuştu, sonra oradan ayrıldı.
da ging er hinauf und brach das brot und aß und redete viel mit ihnen, bis der tag anbrach; und also zog er aus.
Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:
siva, ‹‹efendim kralın buyurduğu her şeyi yapacağım›› dedi. mefiboşet kralın çocuklarından biri gibi onun sofrasında yemek yedi.
und ziba sprach zum könig: alles, wie mein herr, der könig, seinem knecht geboten hat, so soll dein knecht tun. und mephiboseth (sprach david) esse an meinem tisch wie der königskinder eins.
Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:
hanna, ‹‹senin gözünde lütuf bulayım›› deyip yoluna gitti. sonra yemek yedi. artık üzgün değildi.
sie sprach: laß deine magd gnade finden vor deinen augen. also ging das weib hin ihres weges und aß und sah nicht mehr so traurig.
Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:
yakınlarına, ‹‹taş toplayın›› dedi. adamlar topladıkları taşları bir yere yığdılar. orada, yığının yanında yemek yediler.
und sprach zu seinen brüdern: leset steine auf! und sie nahmen steine und machten einen haufen und aßen auf dem haufen.
Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:
bunun üzerine davut yerden kalktı. yıkandı, güzel kokular sürünüp giysilerini değiştirdi. rabbin tapınağına gidip tapındı. sonra evine döndü ve yemek istedi. Önüne konan yemeği yedi.
da stand david auf von der erde und wusch sich und salbte sich und tat andere kleider an und ging in das haus des herrn und betete an. und da er wieder heimkam, hieß er ihm brot auftragen und aß.
Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:
bütün erkek ve kız kardeşleri, eski tanıdıklarının hepsi eyüpün yanına gelip evinde onunla birlikte yemek yediler. acısını paylaşıp rabbin başına getirmiş olduğu felaketlerden ötürü onu avuttular. her biri ona bir parça gümüş, bir de altın halka verdi.
und es kamen zu ihm alle seine brüder und alle seine schwestern und alle, die ihn vormals kannten, und aßen mit ihm in seinem hause und kehrten sich zu ihm und trösteten ihn über alles Übel, das der herr hatte über ihn kommen lassen. und ein jeglicher gab ihm einen schönen groschen und ein goldenes stirnband.
Última atualização: 2012-05-04
Frequência de uso: 1
Qualidade:
Öğle yemeğini yedim.
ich aß zu mittag.
Última atualização: 2014-02-01
Frequência de uso: 1
Qualidade:
Algumas traduções humanas com pouca relevância foram ocultadas.
Mostrar resultados de pouca relevância.