Você procurou por: sınırlı sayıda stok (Turco - Inglês)

rahatsız değilim, sadece sınırlı sayıda üretilmişim.
i am not disturbed , i am just limited edition

bu sistemlerin kaynakları sınırlı sayıda faaliyet gösterir.
they are able to operate with a limited number of resources.

ele alınacak sınırlı sayıda konu var ve makul bir ilerleme kaydettik.
there are a limited number of subjects to cover and we have made decent progress.

arnavutluk’a şimdiye kadar sınırlı sayıda yabancı yatırım yapıldı.
albania, until now, has received limited foreign investment.

sadece mahalledeki ya da okuldaki arkadaşlarımla, yani sınırlı sayıda kişiyle takas yapabiliyordum.
i could only swap with friends from the neighborhood or school, and that is a limited number of people," he explains.

sayıştay, sınırlı sayıda üniversite mezununa üç ila beş ay arası dönemlik staj olanakları sunar.
the court provides traineeships to a limited number of university graduates for periods of three to five months.

1992 yılında porsche, 1973 carrera rs modelinden esinlenmiş bir 964 rs modelini sınırlı sayıda üretti.
in 1992, porsche re-introduced a limited-edition rs model, inspired by the 1973 carrera rs and emissions-legal in europe only.

1996 yılında sınırlı sayıda üretilen m1114 ortadoğu'daki çatışmalardan önce balkanlar'da kullanıldı.
the m1114 has been in limited production since 1996, seeing limited use in the balkans before deployment to the middle east.

mumyalar büyük bilgi kaynağıdır,... coğrafi olarak çok az... ve geçmişte sınırlı sayıda olduklarını saymazsak.
mummies are a great source of information, except that they're really geographically limited and limited in time as well.

fiziksel olarak ancak sınırlı sayıda bitki ve hayvan, harekete de izin verecek şekilde bir akvaryuma yerleştirilebilir.
physically, only a limited size and number of plants and animals can fit into an aquarium while still providing room for movement.

fikirler, sınırlı sayıda bulunan nesneler gibi değildir, onları paylaşmak, herbirimizin daha az kazanacağı anlamına gelmez.
it's not like scarce objects, where sharing means we each get less.

2005 yılının mayıs ayında meisha merlin, kitabın john howe tarafından resimlendirilmiş sınırlı sayıda satılan basımını satışa sundu.
in may 2005 meisha merlin released a limited edition of the novel, fully illustrated by john howe.

cesàro, 1887'de (c, "n") toplamasını tanımlamaya çok yaklaşmış ama sınırlı sayıda örnekler vermiştir.
in 1887, cesàro came close to stating the definition of (c, "n") summation, but he gave only a few examples.

limited edition (sınırlı sayıda), (450 ml) olmak üzere kutulara yazılacak ve tüm dünyada dağıltılacak.
limited edition 16 ounce (450 ml) cans will also be produced and all cans will be distributed worldwide.

cumhurbaşkanı daha önce çoğunluk oylamasıyla sınırlı sayıda milletvekilinin - muhtemelen 240 kişiden 30'u - sandalye kazanabileceğini ileri sürmüştü.
parvanov has previously suggested that a limited number of mps -- possibly 30 out of 240 -- could win seats through a majority vote.

pentax optio wpi dijital fotoğraf makinesi sınırlı sayıda manuel ayar seçeneğine sahip olmasına rağmen kullanıcının kendi tercihlerine göre cihazı kontrol etmesine olanak tanıyor.
surprising is the fact that despite the limited manual setting possibilities, the pentax optio wpi user is still in control of how he/she wants to control the camera.

mevcut platform, android 1.6+, ios, windows mobile, openwave, ve s60 kullanan sınırlı sayıda mobil aracı desteklemektedir.
platforms supported were limited to devices running android 1.6+, ios, windows mobile, openwave, and s60.

== trd comfort gt-z supercharger ==trd rahatlık gt-z supercharger, sınırlı sayıda üretilen spor modeli 2003 yılında yapılmıştır.
==trd comfort gt-z supercharger==the trd comfort gt-z supercharger was a limited edition sports model made in 2003.

geliştirme esnasında sayısız gecikmeler yaşandı ve nihayetinde ürün 1983 yılında japonya'da, 1984 yılında ise sınırlı sayıda birleşik krallık'ta pazara çıktı.
development suffered numerous delays, and the product was launched in 1983 in japan, followed by the united kingdom in 1984, to a limited industrial market.

bu sanal Çin seddi de çoğu Çin'in dışında yer alan, sınırlı sayıda parçalar halinde ve görece yavaş güncellenen, profesyonellerin hazırladığı medyayı filtreleyen bir grup gözetleme noktasından oluşuyor.
and the great firewall of china is a set of observation points that assume that media is produced by professionals, it mostly comes in from the outside world, it comes in relatively sparse chunks, and it comes in relatively slowly.