Você procurou por: vahşi doğada bir maceracı (Turco - Inglês)

Tradução automática

Tentando aprender a traduzir a partir dos exemplos de tradução humana.

Turkish

English

Informações

Turkish

vahşi doğada bir maceracı

English

 

De: Tradução automática
Sugerir uma tradução melhor
Qualidade:

Contribuições humanas

A partir de tradutores profissionais, empresas, páginas da web e repositórios de traduções disponíveis gratuitamente

Adicionar uma tradução

Turco

Inglês

Informações

Turco

vahşi doğada mario hayatta kalmaya çalışıyor.

Inglês

mario is trying to stay alive in the wilderness.

Última atualização: 2014-09-14
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

avcılık oyunu bu huzurlu vahşi doğada yasaklanmıştır.

Inglês

hunting game is forbidden in this tranquil wilderness.

Última atualização: 2014-02-01
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

bu korkunç bir şey. bu onları vahşi doğada korumayı başaramadığımızın kanıtı.

Inglês

it's horrible. it's a proof of our failing to save them in the wild.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

bulmacanın son parçası canavarların vahşi doğada bir araya geldiklerinde nasıl davrandıklarını hatırladığımızda ortaya çıktı.

Inglês

well the final piece of the puzzle came when we remember how devils behave when they meet each other in the wild.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

sen doğanın bir ucubesi gibisin.

Inglês

you're like a freak-ass of nature.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

ve üzücü olan şey şu ki, bu şempanzeler- ki onlar belki de bize başka herhangi bir yaratıktan daha fazla alçakgönüllülük öğretti- vahşi doğada hızla yok oluyor.

Inglês

so, the sad thing is that these chimpanzees -- who've perhaps taught us, more than any other creature, a little humility -- are in the wild, disappearing very fast.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

1923 yılında doğan bir kız kardeşi İnge kaye vardı.

Inglês

she had a sister, inge, born in 1923.

Última atualização: 2016-03-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

bize doğanın bir parçası olduğumuzu ve ondan ayrı olmadığımızı hatırlatıyor.

Inglês

it reminds us that we are a part of nature, and we're not separate from it.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

bizim doğanın bir parçası olduğumuzu ve ona özen göstermemiz gerektiğini hatırlatıyor.

Inglês

it reminds us that we are a part of nature and we need to take care of it.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Turco

Öğrenme toplulukları da bahsedilen değişim ve ihtiyaçların sonucunda doğan bir yaklaşım olarak ifade edilebilir.

Inglês

learning communities can be expressed as an approach developed as a result of the said changes and needs.

Última atualização: 2019-04-02
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Referência: Alpaycanta

Turco

100 milyon aileyi, veya banliyölerderdeki pek çok şeyi oradan çıkarabilirsiniz çünkü bunlar doğanın bir parçası.

Inglês

you can have 100 million families, or take things out of the suburbs, because these are homes that are a part of the environment.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Referência: Alpaycanta

Turco

filikalardan doğan bir arbede sırasında anlık bir panikle tommy ryan ile diğer bir yolcuyu vurur, daha sonra duyduğu suçluluk nedeniyle intihar eder.

Inglês

during a rush for the lifeboats, murdoch shoots tommy ryan as well as another passenger in a momentary panic, then commits suicide out of guilt.

Última atualização: 2016-03-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Referência: Alpaycanta

Turco

budizm'de buda'nın insan olarak yeniden doğan bir beyaz fil olduğu söylenir.

Inglês

in buddhism, buddha is said to have been a white elephant reincarnated as a human.

Última atualização: 2016-03-03
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Referência: Alpaycanta

Turco

bunu biyokontrol savunucuları ve uygulayıcıları İsrail'deki ve yurt dışındaki savunucuları ve uygulayıcıları adına söylüyorum, gerçekten doğaya bir şans verin.

Inglês

so i'm saying it on behalf of all the biocontrol petitioners and implementers, in israel and abroad, really give nature a chance.

Última atualização: 2015-10-13
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Referência: Alpaycanta

Turco

araştırmalar, diyet kalitesinin genellikle çiftlikte yetiştirilen türlerin sayısıyla (remans ve diğerleri, 2011; romeo ve diğerleri, 2016; jones 2017; koppmair ve diğerleri, 2017) ve gıda türlerinin mevcudiyeti ile güçlü bir şekilde bağlantılı olduğunu göstermiştir. vahşi doğada (broegaard ve diğerleri, 2017). ayrıca, çiftlikte çeşitlilik, çiftçi topluluklarına bir dizi çevresel, ekonomik ve sosyal fayda sağlar (hajjar ve diğerleri, 2008; karabak, 2017) ve toprak ve iklim dahil olmak üzere yerel ortamlara daha iyi uyarlanır (stöber ve diğerleri,

Inglês

research has shown that diet quality is often strongly linked to the number of species grown on farm (remans et al., 2011; romeo et al., 2016; jones 2017; koppmair et al., 2017), and the availability of food species in the wild (broegaard et al., 2017). furthermore, diversity on farm provides a range of environmental, economic, and social benefits to farming communities (hajjar et al., 2008; karabak, 2017) and is better adapted to local environments, including soils and climate (stöber et al.,

Última atualização: 2021-12-01
Frequência de uso: 1
Qualidade:

Referência: Anônimo

Consiga uma tradução melhor através
7,794,198,116 de colaborações humanas

Usuários estão solicitando auxílio neste momento:



Utilizamos cookies para aprimorar sua experiência. Se avançar no acesso a este site, você estará concordando com o uso dos nossos cookies. Saiba mais. OK