Вы искали: bulamadıkları (Турецкий - Английский)

onda ölüm cezasını gerektiren herhangi bir suç bulamadıkları halde, pilatustan onun idamını istediler.
and though they found no cause of death in him, yet desired they pilate that he should be slain.

ap, iktidar ve muhalefet partilerinin çıkmaza bir çözüm bulamadıkları takdirde, dış arabuluculuğa başvurmaları gerektiğini ileri sürdü.
if the ruling and opposition parties can't find a solution to the impasse, they should look to outside mediation, the ep said.

ortalama seviyedeki kullanıcılar açısından buna bir cevap bulamadık.
in reality, there will be next to none for the average consumer.