Вы искали: dominated (Английский - Турецкий)

dominated trees
egemen ağaç

it's totally dominated by work.
İşime çok fazla yer vermişim.

albanian politics still dominated by men
arnavut siyasetine hâlâ erkek egemen

tyson dominated the opening two rounds.
tyson ilk iki raundu kazandı.

thankfully nobody wanted the dominated option.
ne mutlu ki kimse egemen olan seçeneği istemedi.

turkish women cope with male-dominated society
türk kadınları, erkek egemen toplumla mücadele ediyor

publishing houses from albania dominated the event.
etkinlikte arnavut yayınevleri çoğunluktaydı.

so, chemistry is dominated by the electromagnetic force.
kimya, elektromanyetik güçler tarafından yönetilir.

energy, at the moment, is dominated by resource.
enerji, şu anda, kaynaklar tarafından sağlanıyor.

turkey's gul visits kurdish-dominated diyarbakir
türk lider gül, kürt nüfusun yoğunlukta olduğu diyarbakır'da konuşma yaptı

boys also dominated in a large majority of the countries.
bu ikinci dönemde, bu durum bilhassa oranların % 35’ten % 42’ye çıktığı kızlar için geçerlidir.

god dominated in his affairs, though most men do not know.
allah işini sonuçlandırandır; fakat halkın çoğu bunu bilmez.

"the new leadership is still dominated by the old guard.
percival, "yeni yönetim hala eski muhafızın boyunduruğu altında.

gunshots coming from the serb-dominated north were also reported.
sırp nüfusun yoğunlukta olduğu kuzey kesiminden silah sesleri geldiği de bildirildi.

satan has dominated them and has made them forget the guidance of god.
Şeytan onları etkisi altına aldı da kendilerine allah'ı anmayı unutturdu.

the north is dominated by the swampy valley of the freshwater river.
kuzeyde freshwater nehri'nin bataklıklı vadisi bulunur.

it's one that is dominated by experts rather than career politicians.
kabine meslekten siyasetçilerden çok uzmanlardan oluşuyor.

it subsequently dominated the men's market and began to expand internationally.
bunun ardından erkekler pazarına hakim ve uluslararası genişlemeye başladı.

it cited attempts to disrupt the election in areas dominated by ethnic albanians.
heyet, etnik arnavut nüfusun çoğunlukta olduğu bölgelerde seçimleri bozma çabalarına işaret etti.

kenyans dominated the 22nd belgrade marathon. [nikola barbutov/setimes]
22. belgrad maratonuna kenyalılar damgasını vurdu. [nikola barbutov/setimes]