Вы искали: pleasure (Английский - Турецкий)

pleasure
zevk

with pleasure
memnuniyetle

its my pleasure :)
onun benim zevk :) leyla sen soo tatlı

sp: my pleasure.
sp: benim için zevkti.

it was my pleasure.
benim için bir zevkti.

it's my pleasure.
o zevk bana ait.

in gardens of pleasure
ni'met cennetlerinde.

business before pleasure.
zevkten önce iş.

for health and pleasure!
sağlık ve lezzet için!

in the gardens of pleasure,
naim cennetlerinde allah'a en çok yaklaştırılmış olanlar işte bunlardır.

music affords us much pleasure.
müzik bize çok zevk verir.

what is life's greatest pleasure?
hayatın en büyük zevki nedir?

we're also born pleasure-seekers.
biz aynı zamanda zevk arayıcıları olarak doğarız.

paul bloom: the origins of pleasure
haz almanın kökenleri

i came earlier to seek your pleasure".
ben sana acele ettim (geldim) ki, hoşnud olasın" dedi.

she takes great pleasure in her work.
İşinde büyük zevk alır.

ju: it's been a great pleasure.
ju: benim için büyük bir zevkti.

so, take your pleasure, you shall soon know.
geçine durun, yakında bilir, anlarsınız.

pleasure of shopping has never been too close
alışveriş keyfi hiç bu kadar yakın olmamıştı

she takes pleasure in seeing horror films.
o, korku filmlerii izlemekten zevk alır.