Вы искали: steadfastly (Английский - Турецкий)

Компьютерный перевод

Обучается переводу с помощью примеров, переведенных людьми.

English

Turkish

Информация

English

steadfastly

Turkish

 

От: Машинный перевод
Предложите лучший перевод
Качество:

Переводы пользователей

Добавлены профессиональными переводчиками и компаниями и на основе веб-страниц и открытых баз переводов.

Добавить перевод

Английский

Турецкий

Информация

Английский

strive steadfastly for the cause of god.

Турецкий

allah adına gerektiği gibi mücadele edin.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Английский

allah is with those who steadfastly persevere."

Турецкий

allah'a kavuşacaklarını umanlarsa nice azlık taife vardır ki dediler, allah'ın izniyle çokluk taifeye üst olmuştur, allah sabredenlerledir.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Предупреждение: Содержит скрытое HTML-форматирование

Английский

"peace be upon you for all that you have steadfastly endured.

Турецкий

"sabrettiğiniz için size selam olsun.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Предупреждение: Содержит скрытое HTML-форматирование

Английский

belgrade steadfastly refuses to accept kosovo as an independent state.

Турецкий

belgrad kosova'yı bağımsız bir ülke olarak tanımayı kesinlikle reddediyor.

Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:

Английский

those who pray steadfastly, and spend of that which we have provided them,

Турецкий

namazlarını kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (allah için) harcarlar.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Английский

he has also subjected to you the sun and the moon, both steadfastly pursuing their courses.

Турецкий

görevlerini şaşmadan yapmak üzere güneş'i ve ay'ı da size boyun eğdirdi.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Английский

and their leaders went about, “leave him and cling steadfastly to your gods!

Турецкий

onlardan bir grup fırladı: "yürüyün tanrılarınıza bağlı kalın.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Предупреждение: Содержит скрытое HTML-форматирование

Английский

"peace be upon you for all that you have steadfastly endured. how excellent is the final abode!"

Турецкий

esenlik size derler, sabrettiğinizden dolayı; gerçekten de dünya yurdunun bu sonucu, ne de güzeldir.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Предупреждение: Содержит скрытое HTML-форматирование

Английский

other messengers have been denied before you, and they bore their rejection and persecution steadfastly, until our help came to them.

Турецкий

andolsun ki senden önceki peygamberler de yalanlanmıştı. onlar, yalanlanmalarına ve eziyet edilmelerine rağmen sabrettiler, sonunda yardımımız onlara yetişti.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Английский

it has steadfastly denied this, but bacik believes that its bloody entanglement with geopolitics has offered a cautionary example to other turkish charities.

Турецкий

dernek bunu kesinlikle reddetmesine karşın, bacık örgütün jeopolitikayla olan kanlı ilişkisinin diğer türk hayır derneklerine ihtiyati bir örnek oluşturduğuna inanıyor.

Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:

Английский

he has also subjected to you the sun and the moon, both steadfastly pursuing their courses. he has subjected to you the night as well as the day;

Турецкий

düzenli seyreden güneşi ve ayı size faydalı kıldı; geceyi ve gündüzü de istifadenize verdi.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Английский

and their leaders went about, “leave him and cling steadfastly to your gods! indeed he has a hidden objective in this!”

Турецкий

onlardan ileri gelenler: yürüyün, tanrılarınıza bağlılıkta direnin, sizden istenen şüphesiz budur.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Английский

the kosovo government adopted the law last february but parliament has steadfastly not done so, despite calls by prime minister hashim thaci to honour the country's international obligations.

Турецкий

kosova hükümetinin yasayı geçen Şubat ayında kabul etmesine karşın ve başbakan haşim taçi'nin ülkenin uluslararası yükümlülüklerine saygı gösterilmesine yönelik çağrılarına rağmen, parlamento bunu sebatla yapmadı.

Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:

Английский

in a change from their earlier position, however, they are no longer demanding that ballot boxes be reopened and the ballots recounted -- something the dp has steadfastly refused to do.

Турецкий

fakat artık eskisi gibi, dp'nin hep reddettiği bir öneri olan oy sandıklarının açılmasını ve oyların tekrar sayılmasını artık talep etmiyorlar.

Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:

Английский

already in school in east germany, he made no secret of his anti-communist position, and he steadfastly refused to join the communist youth movement, the free german youth.

Турецкий

zaten doğu almanya'da okulda, anti-komünist olduğunu sır olarak sakladı ve inatla komünist gençlik hareketi ve Özgür alman gençlik hareketlerine katılmayı reddetti.

Последнее обновление: 2016-03-03
Частота использования: 1
Качество:

Английский

other messengers have been denied before you, and they bore their rejection and persecution steadfastly, until our help came to them. there is no one who can change the words of god. you have already received some account of those messengers.

Турецкий

andolsun ki senden önceki peygamberler de yalanlandı da onlar, kendilerine yardımımız erişinceye dek sözlerinin yalan sayılmasına ve uğradıkları eziyetlere katlandılar ve allah'ın sözlerini değiştirecek yoktur ve sana da o peygamberlerin haberleri gelmiştir.

Последнее обновление: 2014-07-03
Частота использования: 1
Качество:

Английский

"it is my hope that, at lisbon, all of our nato allies will lend their support towards achieving this end -- for their own security and for the security of the alliance that we have so steadfastly supported these 60 plus years," gates said.

Турецкий

abd'li bakan, "umudum, lizbon'da bütün nato müttefiklerimizin -- 60 yıldan uzun süredir azimle desteklediğimiz kendi güvenlikleri ve İttifakın güvenliği için- bu konuda destek vermeleridir."

Последнее обновление: 2016-01-20
Частота использования: 1
Качество:

Предупреждение: Содержит скрытое HTML-форматирование

Получите качественный перевод благодаря усилиям
7,787,137,155 пользователей

Сейчас пользователи ищут:



Для Вашего удобства мы используем файлы cookie. Факт перехода на данный сайт подтверждает Ваше согласие на использование cookies. Подробнее. OK