Вы искали: sırrını (Турецкий - Английский)

sırrını gizleyeceğim.
i'll keep your secret.

bana sırrını söylemedi.
she didn't let me in on her secret.

o bana sırrını söyledi.
she told me her secret.

o, bana sırrını söylemedi.
she didn't tell me her secret.

onun sırrını arkadaşlarına söyledi.
he betrayed her secret to his friends.

o, sırrını açığa çıkardı.
she revealed her secret.

tom sırrını mary'ye söylemedi.
tom didn't tell mary his secret.

sırrını açığa çıkarmak istemiyordu.
she was reluctant to reveal her secret.

o, onun sırrını açığa çıkarmadı.
he didn't reveal his secret.

sanırım tom'un sırrını biliyorum.
i think i know tom's secret.

biz yaratılış sırrını çözdüğümüzü düşünüyoruz.
we think we have solved the mystery of creation.

onun sırrını ortaya çıkarmakla tehdit ettim.
i threatened to reveal his secret.

postsecret'a hiç bir sırrını koydun mu?
have you ever sent in a secret to postsecret?

bu mektubu okuduğunuzda mesih sırrını nasıl kavradığımı anlayabilirsiniz.
whereby, when ye read, ye may understand my knowledge in the mystery of christ)

o geleceği bilendir; ve o sırrını hiç kimseye göstermez.
"(he alone) the all-knower of the gha'ib (unseen), and he reveals to none his gha'ib (unseen)."

de ki: "onu, göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir.
o muhammad, say to them, "this has been sent down by him, who knows the secret of the heavens and the earth."

fakat hiçbiri mekanik türk'ün sırrını tam olarak ortaya koyamadı.
in 2005, amazon.com launched the amazon mechanical turk.

size, başarılı kararlar vermenizin sırrını açıklamak için burdayım: bir peynirli sandviç.
i'm here to tell you the secret to successful decision-making: a cheese sandwich.

o da sam gibi danny'nin sırrını saklıyor ve genellikle hayaletlerle savaşmasına yardım etmektedir.
like sam, he shares in danny's secret and often helps battle ghosts back into the ghost zone.

ey muhammed! de ki: "onu, göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir.
o muhammad, say to them, "this has been sent down by him, who knows the secret of the heavens and the earth."