Вы искали: varlıklı (Турецкий - Английский)

o çok varlıklı değil.
she is not very well off.

eskisi kadar varlıklı değil.
he is not as well off as he used to be.

donna varlıklı bir ailede doğdu.
donna was born with a silver spoon in her mouth.

o, oğlunu varlıklı bir adam yaptı.
he made his son a wealthy man.

varlıklı bir ailenin en küçük kızıydı.
one is an advertisement for the album.

o görünüşte varlıklı fakat gerçekte değildir.
he is wealthy in appearance but not in reality.

varlıklı olmasına rağmen, o mutlu değil.
even though he's wealthy, he's not happy.

ve petrol zengini, varlıklı bir ülke ile komşuydu.
and she was next door to a very wealthy, oil-rich neighbor.

bazı yahudi aileler hırvatistan'ın varlıklı ailelerindendi.
several jewish families were amongst croatia's wealthiest families.

ksayit, dış varlıklı docbook dosyalarına destek vermemektedir.
ksayit does not support docbook files with external entities.

bazı antropolglar bunu orijinal varlıklı toplum olarak adlandırıyor.
some anthropologists call that the original affluent society.

Şirketin sahibi miskoviç sırbistan'ın en varlıklı işadamlarından biri.
owner miskovic is one of serbia's wealthiest businessmen.

onlardan önce, daha varlıklı ve daha gösterişli nice nesilleri yok ettik.
and how many a generation (past nations) have we destroyed before them, who were better in wealth, goods and outward appearance?

ayrıca la magdelena'da varlıklı yeni hristiyanların evlerine de saldırıldı.
they also attacked the residences of wealthy new christians in the quarter of la magdelena.

* anna sergeyevna odintsova – varlıklı bir dul olan anna, nihilist arkadaşlarını malikanesinde ağırlamaktadır.
* anna sergeevna odintsova – a wealthy widow who entertains the nihilist friends at her estate.

* nicholas bulstrode — mr. vincy'nin kız kardeşi harriet ile evli olan varlıklı bankacı.
*nicholas bulstrode — wealthy banker married to mr. vincy's sister, harriet.

nihayet varlıklılarını azab ile yakaladığımız zaman, hemen feryada başlarlar.
but then when we seize the affluent among them, they will cry out for help.