You searched for: موافقة (Arabiska - Turkiska)

موافقة
uzlaştırma

الاتصال طلب ، يجب موافقة المستخدمname
bağlantı isteği, kullanıcı kabul etmeliname

ولما سمعوا فرحوا ووعدوه ان يعطوه فضة. وكان يطلب كيف يسلمه في فرصة موافقة ‎
onlar bunu işitince sevindiler, yahudaya para vermeyi vaat ettiler. o da İsayı ele vermek için fırsat kollamaya başladı.

لا يسلب احدكم الآخر الا ان يكون على موافقة الى حين لكي تتفرغوا للصوم والصلاة ثم تجتمعوا ايضا معا لكي لا يجربكم الشيطان لسبب عدم نزاهتكم.
geçici bir süre için anlaşıp kendinizi duaya vermekten başka bir nedenle birbirinizi mahrum etmeyin. sonra yine birleşin ki, kendinizi denetleyemediğiniz için Şeytan sizi ayartmasın.

واية موافقة لهيكل الله مع الاوثان. فانكم انتم هيكل الله الحي كما قال الله اني سأسكن فيهم واسير بينهم واكون لهم الها وهم يكونون لي شعبا.
tanrının tapınağıyla putlar uyuşabilir mi? Çünkü biz yaşayan tanrının tapınağıyız. nitekim tanrı şöyle diyor: ‹‹aralarında yaşayacak, aralarında yürüyeceğim. onların tanrısı olacağım, onlar da benim halkım olacak.››

« فنادوا صاحبهم » قدرا ليقتلها « فتعاطى » تناول السيف « فعقر » به الناقة ، أي قتلها موافقة لهم .
ama bir arkadaşlarını çağırdılar , o da kılıcını alarak deveyi kesti .

& موافق
& tamam