You searched for: break out;break out (Engelska - Turkiska)

zoo break out
yemek ya da yem

war may break out at any moment.
savaş her an patlak verebilir.

when did world war ii break out?
ii. dünya savaşı ne zaman patlak verdi?

i hope war doesn't break out.
umarım savaş patlak vermez.

the war didn't break out by accident.
savaş tesadüfen patlak vermedi.

what date did the yom kippur war break out?
yom kippur savaşı hangi tarihte patlak verdi?

we really hope another war will not break out.
biz gerçekten bir savaş daha patlak vermeyeceğini umuyoruz.

what would you do if war were to break out?
savaş çıksa ne yaparsın?

i wonder if a third world war will break out.
Üçüncü dünya savaşının patlak verip vermeyeceğini merak ediyorum.

world war i would break out in the following month.
konferanstan bir ay sonra i. dünya savaşı meydana geldi.

despite the ban, fires continue to break out in turkish forests.
yasağa rağmen, türkiye'de orman yangınlari devam ediyor.

breaks out
Çıkmalar

but first the team must break out of the tough group d, including a match with serbia.
fakat takımın önce sırbistan ile yapacağı karşılaşma da dahil olmak üzere zorlu d grubu'ndan çıkması gerekiyor.

large sections of greece are in flames, with new blazes continuing to break out for a fourth straight day.
yunanistan'ın büyük bölümü alevler içinde ve üst üste dördüncü günde yeni yangınlar çıkmaya devam ediyor.

or are our brains so versatile and expandable that we can train ourselves to break out of the box of our evolution?
yoksa beyinlerimiz evrimimizin yarattığı ilk izlenimi kıracak şekilde eğitilecek kadar çok yönlü ve genişleyebilir bir şey mi?

and here she has our damned data -- it's a pun -- which is starting to break out, starting to break through -- the water symbolizes our data.
ve duyun sizin lanet datanız onda -- bu bir kelime oyunu patlamaya başladı, ilerlemeye başladı -- su bizim verilerimizi temsil ediyor.

by the end of the day, it was clear that any attempt by the samland group to break out of the encirclement would be pointless.
gün sonunda, samland grubu'nun kuşatmayı yarmak için yapacağı herhangi bir girişimin yararsız olacağı açıkça ortadaydı.

greece expects more tourists this year, as it strives to break out of the "summer only" influx of visitors.
"sadece yaz" aylarında turist girişinden kurtulmaya çalışan yunanistan, bu yıl daha fazla turist bekliyor.

break their teeth, o god, in their mouth: break out the great teeth of the young lions, o lord.
sök genç aslanların azı dişlerini, ya rab!

and if the plague come again, and break out in the house, after that he hath taken away the stones, and after he hath scraped the house, and after it is plaistered;
‹‹taşları sökülüp sıvası kazınan evde yeni sıva yapıldıktan sonra küf yine ortaya çıkarsa,