You searched for: i ask all my girlfriends that (Engelska - Turkiska)

i like all my classes.
bütün derslerimi seviyorum.

i spent all my energy on that project.
o projeye tüm enerjimi harcadım.

i gave tom all my money.
tom'a bütün paramı verdim.

i lost all my self-confidence.
tüm özgüvenimi kaybettim.

i finished all my work early.
tüm işimi erken bitirdim.

i am loved by all my family.
bütün ailem tarafından sevilirim.

may i wash all my laundry at once?
bütün çamaşırımı bir defada yıkayabilir miyim?

may i ask why?
sebebini sorabilir miyim?

these words, i hold onto all my life.
bu sözler... onlara bütün hayatım boyunca tutundum.

i ask no payment from you for my preaching.
"ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum.

i had all my clothes washed by my mother.
bütün elbiselerimi anneme yıkattım.

i haven't finished all my homework yet.
ev ödevimin tamamını henüz bitirmedim.

can i ask a question?
bir soru sorabilir miyim?

i ask of you no reward.
"ben bu iş için sizden bir ücret istemiyorum.

can i ask her a question?
ona bir soru sorabilir miyim?

someone stole all my money.
birisi bütün paramı çaldı.

may i ask about your family?
ailen hakkında soru sorabilir miyim?

i enjoyed talking with my girlfriend.
kız arkadaşımla konuşmaktan zevk aldım.

david has so many girlfriends that he can't remember all of their names.
david'in isimlerini aklında tutamayacağı kadar kız arkadaşı var.

all my seniors knew me. i felt really special.
tüm üst sınıflar beni tanıdı. çok özel hissettim.