You searched for: imagined (Engelska - Turkiska)

i imagined that.
onu hayal ettim.

i never imagined anything like this.
böyle bir şey asla düşünmedim.

have you imagined any other improvement?
başka iyileştirme hayal ettin mi?

have you ever imagined that you could fly?
uçabileceğini hiç hayal ettin mi?

i never imagined he'd do that to me.
onu bana yapacağını asla düşünmedim.

and i imagined him to be tall, dark-skinned.
ve ben, onu uzun boylu, esmer tenli biri olarak hayal ettim.

i imagined my first kiss would be more romantic.
İlk öpücüğümün daha romantik olacağını hayal ettim.

i just imagined it everywhere," which has happened.
heryerde bunu görüyorum" gerçekten de öyleydi.

few imagined kosovo would be the destination of choice.
kosova'nın tercih edilen bir nokta olacağını pek az kişi hayal etmişti.

i never imagined i would live is such a nice place.
böyle güzel bir yerde yaşayacağımı hiç hayal etmedim.

and will provide him sustenance from whence he never even imagined.
kadınların iddet süreleri biteceğinde, onları ya uygun bir şekilde alıkoyun, ya da onlardan ayrılın; içinizden de iki adil şahit getirin; şahidliği allah için yapın; işte bu, allah'a ve ahiret gününe inanan kimseye verilen öğüttür.

many fishermen imagined a bright future and invested in new vessels.
pek çok balıkçı geleceğin parlak olduğunu düşünerek yeni teknelere yatırım yapmıştır.

these are things we never could have imagined a few years ago.
bunlar,birkaç yıl öncesine kadar hayal bile edemediğimiz şeyler.

i never for a moment imagined that my blog would become so popular.
bloğumun çok popüler olacağını bir an bile asla düşünmedim.

we do not see your intercessors with you who, you imagined, had partnership with you.
allah'ın size göre ortağı olduklarını iddia ederek yardımlarına, şefaatlarına güvendiğiniz ortakları yanınızda görmüyoruz.

and indeed they imagined, even as ye imagined, that allah will not raise any one.
"doğrusu, onlar da sizin, allah'ın kimseyi yeniden diriltmeyeceğinizi sandığınız gibi sanıda bulunmuşlardı."

i never for a moment imagined that i'd be singled out for a full body search.
tam bir vücut araştırması için seçileceğimi bir an bile asla hayal etmedim.

that day god will call them and ask: "where are they you imagined were my compeers?"
allah, o gün onlara seslenir: "benim ortağım olduklarını iddia ettikleriniz nerededirler?" der.

and verily we! we had imagined that humankind and jinn would never forge against allah a lie.
"biz sanmıştık ki, ne insanlar ne de cinler allah hakkında asla yalan söylemezler."

learning is one of life's most essential activities, and it begins much earlier than we ever imagined.
Öğrenme hayatın en temel aktivitelerindendir ve hayal ettiğimizden çok daha önce başlamaktadır.