You searched for: out off (Engelska - Turkiska)

off
kapalı

off.
off.

& off
& kapalıitems, as in music

fuck off
foto atsana

buzz off.
defol.

face/off
yüz yüze (film, 1997)

always off
her zaman kapalı

hands off.
ona dokunma.

hands off!
Çek elini!

corporate off.:
kurumsal ofis:

he gets out of the military. he takes his uniform off.
ordudan ayrılıyor. Üniformasını çıkartıyor.

the oil was running out, and a nuclear winter would finish us off.
petrol bitiyordu. ve nükleer kış bizi bitirecekti.

help spongebob deliver ingredients to the krusty krab without getting out off the road.
yön tuşlarının dördünü de kullanın.

after getting out of the shower, tom wiped the fog off the mirror and shaved.
tom duştan çıktıktan sonra, aynadaki buharı sildi ve tıraş oldu.

turns out doing crossword puzzles can stave off some of the effects of alzheimer's.
ortaya çıktı ki çengel bulmaca çözmek alzheimer'ın bazı etkilerinde uzak durmamızı sağlıyor.

be sure to turn off the gas before you go out.
dışarı çıkmadan önce gazın kapalı olduğundan emin olun.

make sure to turn off all the lights before going out.
tüm ışıkların kapatıldığından emin ol dışarıya çıkmadan önce.

don't forget to turn off the gas before going out.
dışarı çıkmadan önce gazı kapatmayı unutmayın.

that which is far off, and exceeding deep, who can find it out?
uzak ve çok derindir, onu kim bulabilir?

if we could turn them off, then we could try and figure out what they're necessary for.
eğer onların işleyişini durdurabilseydik, onların ne için gerekli olduklarını bulmaya çalışabilirdik.