You searched for: take hold (Engelska - Turkiska)

take hold
tutmak

take hold of the rope.
halatı tutun.

he said, ‘take hold of it, and do not fear.
allah: "onu al, korkma; biz onu yine eski durumuna çevireceğiz.

her feet go down to death; her steps take hold on hell.
adımları ölüler diyarına ulaşır.

pour out thine indignation upon them, and let thy wrathful anger take hold of them.
Öfkenin ateşi yapışsın yakalarına!

take hold of the alligator clips' protective sleeves, open before tearing off.
krokodil penslerinin koruyucu manşonlarını tutun ve yırtmadan önce açın.

and touch her not with ill, lest there take hold of you the torment of a mighty day.
"ona bir kötülük dokundurmayın. yoksa büyük bir günün cezasına çarpılırsınız."

but thou hast fulfilled the judgment of the wicked: judgment and justice take hold on thee.
yargı ve adalet yakalamış seni.

cynicism, narrow interest and cowardice should not take hold of our lives," the king said.
sinizm, dar çıkarlar ve korkaklık yaşamlarımızı tutsak etmemeli." dedi.

allah said: take hold of it, and fear not; we shall restore it to its former state.
(allah): "al onu, dedi, korkma biz onu yine ilk durumuna sokacağız."

"the gangs that take hold of oil send it to the berisha yard," opposition head edi rama said sunday.
edi rama pazar günü yaptığı açıklamada, "petrolü kontrol eden çeteler onu berişa'nın tarafına gönderiyorlar." dedi.

and when it is said to him, "fear allah," pride in the sin takes hold of him.
böylesine "allah'tan kork!" denilince benlik ve gurur kendisini günaha sevkeder.