You searched for: kättesaadavuses (Estniska - Turkiska)

teenuste kättesaadavuses oli riigiti erinevusi.
hizmetlerin bulunurluğu ülkeler arasında değişiyordu.

edasiminek on toimunud ka uimastisõltlaste ravivõimaluste valikus ja kättesaadavuses.
ayrıca uyuşturucu bağımlılarının faydalanabileceği tedavilerin hem tipi hem de bunlara ulaşma konusunda gelişmeler meydana gelmiştir.

keskkonnateabe kvaliteet on regiooni ulatuses ikka veel ebaühtlane, märgatavaid erinevusi on andmete kättesaadavuses ja usaldusväärsuses.
bölgede çevreye ilişkin bilgiler kalite bakımından hala aynı olmayıp, verilerin mevcudiyeti ve güvenirliği konusunda da ciddi farklılıklar bulunmaktadır.

need hinnangud võivad varjata riikidesiseseid olulisi erinevusi ning erinevusi kanepi- ja kokaiinitarbijate spetsialiseeritud raviprogrammide kättesaadavuses.
buna ek olarak, yasal veya reçeteli ilaçlarla sorunlar da daha yaygın hale gelmiştir.

enamikus liikmesriikides kajastub piiratud ravinõudlus konkreetselt amfetamiini, metamfetamiini- või ecstasytarbijatele suunatud raviteenuste piiratud kättesaadavuses.
Çoğu Üye devlet’te, sınırlı talep, özel olarak amfetamin, metamfetamin ya da ecstasy kullanıcılarını hedefleyen tedavi hizmetlerinin sınırlı bulunurluğunu yansıtmaktadır.

kiievi konverentsi järel on tehtud edusamme nii poliitika arendamises kui ka teabe kättesaadavuses, kuid siiski on veel liiga vara rääkida mullavarude seisundi märkimisväärsest paranemisest.
kiev konferansı’ndan bu yana, gerek politika geliştirme gerekse de bilgiye erişim anlamında ilerleme kaydedilmiştir. bununla beraber, toprak kaynaklarının durumunda dikkate değer herhangi bir gelişme görebilmek için henüz çok erkendir.

tõusutendents ravile suunatud patsientide, eriti uute patsientide osakaalus, kelle probleemiks on opioidide hulka mittekuuluv uimasti, võib kajastada nii positiivset arengut kanepi- ja kokaiiniravi kättesaadavuses mitmes liikmesriigis kui ka kõnealuste uimastite tarbijate sagedasemat ravilepöördumist (vt 3. ja 5. peatükk).
opioid dışındaki uyuşturucu sorunları için tedaviye sevk edilen hasta, özellikle de yeni hasta oranındaki artışlar, bazı Üye devletler’de esrar ve kokain kullanıcılarına yönelik tedaviye erişimdeki gelişmelerin yanı sıra bu uyuşturucular için tedavi görmek isteyen kullanıcı sayısındaki bir artışı yansıtıyor olabilir (bkz. bölümler 3 ve 5).