You searched for: mattina (Italienska - Turkiska)

mattina
sabah

di mattina
sabah

mattina e sera
sabah al sam

vado a fare acquisti ogni mattina.
her sabah alışverişe çıkarım.

faceva molto freddo ieri mattina.
dün sabah hava çok soğuktu.

mi alzai alle cinque quella mattina.
o sabah saat beşte kalktım.

e fu sera e fu mattina: quarto giorno
akşam oldu, sabah oldu ve dördüncü gün oluştu.

la mattina dopo, mentre rientrava in città, ebbe fame
İsa sabah erkenden kente dönerken acıkmıştı.

esse son rinnovate ogni mattina, grande è la sua fedeltà
sadakatin büyüktür.

la mattina seguente, mentre uscivano da betània, ebbe fame
ertesi gün beytanyadan çıktıklarında İsa acıkmıştı.

alla mattina giuseppe venne da loro e vide che erano afflitti
sabah yusuf yanlarına gittiğinde, onları tedirgin gördü.

e lo scruti ogni mattina e ad ogni istante lo metti alla prova
her an onu sınayasın?

la mattina seguente, passando, videro il fico seccato fin dalle radici
sabah erkenden incir ağacının yanından geçerlerken, ağacın kökten kurumuş olduğunu gördüler.

il filisteo avanzava mattina e sera; continuò per quaranta giorni a presentarsi
filistli golyat kırk gün boyunca sabah akşam ortaya çıkıp meydan okudu.

dio chiamò il firmamento cielo. e fu sera e fu mattina: secondo giorno
kubbeye ‹‹gök›› adını verdi. akşam oldu, sabah oldu ve ikinci gün oluştu.

offrirete questi sacrifici oltre l'olocausto della mattina, che è un olocausto perenne
her sabah sunacağınız günlük yakmalık sunuya ek olarak bunları da sunacaksınız.

si offrirà dunque l'agnello, l'oblazione e l'olio, ogni mattina: è l'olocausto quotidiano»
böylece günlük yakmalık sunu olarak her sabah kuzu, tahıl sunusu ve zeytinyağı sunulacak.› ››

per la luce del mattino,
andolsun kuşluk vaktine