You searched for: blandning (Svenska - Turkiska)

blandning
karışım

blandning:
kabartma:

dölj blandning
karıştırmayı gizle

aktivera blandning
karışımı etkinleştir

heterogen blandning av två vätskor.
İki sıvının heterojen karışımı.

ta bort inflätning med linjär blandning
Çizgisel karışım ayrıştırıcısı

blandning av länkar och normala filer.
bağların ve normal dosyaların karışımı.

heterogen blandning som består av en vätska och fast materia.
bir sıvı ve bir katı maddeden oluşan heterojen karışımdır.

behandling av en homogen eller heterogen blandning för att få ren materia.
homojen ya da heterojen karışımın saf madde elde edecek şekilde işlenmesi.

och gör därav rökelse, en konstmässigt beredd blandning, saltad, ren, helig.
bir ıtriyatçı ustalığıyla bunlardan güzel kokulu bir buhur yap. tuzlanmış, saf ve kutsal olacak.

bland dessa märks ett antal piperaziner och katinonderivat, samt en olikartad blandning av andra ämnen, inklusive
bunlar arasında çok sayıda piperazin ve katinon türevinin yanı sıra, bitki ürünleri, birkaç sıradışı uyarıcı ve halüsinojen ile bazı tıbbi ürünler de dahil olmak üzere, diğer maddelerin heterojen bir karışımı bulunmaktadır.

lägg till ett nytt ordförråd i ett prov i lektionsordning. observera att detta inte är en hård övergång, utan en långsam blandning från en lektion till nästa.
derslerin sırasına göre bir sınava yeni sözcük dağarcıkları ekle. dikkat: bu zor bir geçiş olmayacaktır, ancak bir dersten diğerine yavaş bir karışım olacaktır.

möjliga kombinerade effekter av exponering för en blandning av kemikalier som finns på låga nivåer i miljön eller i konsumtionsvaror ges ofta särskild uppmärksamhet, särskilt när det gäller småbarn.
birçok kimyasal kolayca çevreye geçebildiğinden ve yaban hayatta, ortam havasında, iç mekân tozlarında, atık suda ve lağım tortul atıklarında bulunabildiğinden dolayı, tüketim mallarındaki kimyasallar, ürünler atık hâline geldiğinde de sorun oluşturur.

en separertratt kan användas för att separera en blandning av vätskor med olika densiteter. en ventil längst ner låter dig tappa ur den tätare vätskan för att överföra den till en annan behållare.
bir ayırma hunisi, farklı yoğunluklarda ve birbiriyle karışmayan akışkan karışımını ayırmakta kullanılabilir. altta bulunan bir musluk ile daha yoğun olan akışkan boşaltılarak başka bir kaba aktarılabilir.

sedan dess har en pragmatisk blandning av åtgärder inriktade på prevention och behandling samt insatser för att minska skadeverkningar blivit standard i europa, och antalet nya smittfall som tillskrivs narkotikamissbruk har sjunkit och fortsätter att minska.
o zamandan bu yana önleme, tedavi ve hasar azaltma tedbirlerinin pragmatik bir karışımı avrupa’da norm haline gelmiş olup uyuşturucu kullanımına atfedilen yeni enfeksiyon oranları düşmüş ve düşmeye devam etmektedir.

separation av en vätskelösning (homogen blandning) i dess komponenter via avdunstning och kondensering. i en fraktionerad destillation upprepas processen flera gånger i en kolonn.
sıvı bir çözeltinin (homojen karışım), buharlaştırma ve yoğunlaştırma yoluyla bileşenlerine ayrılmasıdır. kısımlı bir damıtmada bu işlem bir kolonda birçok kez tekrarlanır.

) insamling av data om exponering av biota för kemikalier (industriella kemikalier, bekämpningsmedel biocider, läkemedel) och blandningar skulle kunna ge underlag för utvärdering av effekterna av kemiska föroreningar på den biologiska mångfalden.
e) hnv (doğa değeri yüksek) tarım arazisi, avrupa’da tarımın başlıca (çoğunlukla baskın) arazi kullanımı olduğu ve bu tarımın ya türlerde ve doğal yaşam ortamlarında yüksek çeşitlilik düzeyini ya da avrupa’da koruma kapsamında olan türlerin mevcudiyetini veya her ikisini birden